Mesajı Okuyun
Old 17-04-2012, 09:20   #6
Av. Ali YILMAZKARA

 
Varsayılan

Çek iptal davalarında görevli mahkemeye ilişkin Güncel denilebilecek ve fakat çelişkili iki yargıtay kararı buldum sayın meslektaşlarım. Sizin de görüş ve önerilerinize sunmak istedim.

Yargıtay,Kambiyo Senedinin Zayii Nedeniyle İptalinde Görevli Mahkeme Asliye Ticaret

Yargıtay,Kambiyo Senedinin Zayii Nedeniyle İptalinde Görevli Mahkemenin Asliye Ticaret mahkemesi olduğuna karar verdi.

YARGITAY 11. Hukuk Dairesi

ESAS NO: 2011/13181 KARAR NO: 2011/16340 Tarih: 02.12.2011

Hasımsız olarak görülen davada …….. Ticaret Mahkemesi’nce verilen ……. tarih ve ……. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Numan Acar tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü


Davacı vekili, müvekkilinin hamili olduğu çekin kayıp edilerek zayi olduğunu ileri sürerek, çekin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Mahkemece, iddia ve dosya kapsamına göre, HMK’nun 382/10-e maddesi uyarınca çek iptal davasında sulh hukuk mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine, talep ve kesinleşme halinde dosyanın …… Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmiştir.

Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.

İstem, kambiyo senedinin zayii nedeniyle iptaline ilişkindir.

Mahkemece 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren HMK’nun 383. maddesi uyarınca çek iptal davalarının sulh hukuk mahkemelerinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.

HMK’nun 383. maddesinde çekişmesiz yargı işleri ile ilgili olarak aksine bir düzenleme bulunmadığı sürece sulh hukuk mahkemesinin görevli olacağı öngörülmüştür.Yürürlükte olan 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesine göre Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır. Yine aynı Yasa’nın 5/2. maddesi uyarınca bir yerde ticaret mahkemesi varsa Asliye Hukuk Mahkemesi’nin vazifesi içinde bulunan ve TTK’nun 4. maddesinde ticari sayılan davalara ticaret mahkemesinde bakılır. Bu nedenle TTK’nun 669 ve devamı maddelerinde düzenlenen kambiyo senetlerinin zayi nedeniyle iptaline ilişkin davalarda HMK’nun 383. maddesinde öngörülen aksine düzenleme bulunduğundan sulh hukuk mahkemeleri değil ticaret mahkemeleri görevlidir. Kaldı ki 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe girecek olan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 757/1. maddesinde de bu tür işlerde ticaret mahkemelerinin görevli olacağı öngörülmüştür. Bu da yasa koyucunun iradesinin bu tür işlerde ticaret mahkemelerinin görevli olması gerektiği yolunda olduğunu göstermektedir. Açıklanan bu nedenle istemle ilgili işe bakma görevi asliye ticaret mahkemesine ait olmasına rağmen görevsizlik ve dosyanın görevli sulh hukuk mahkemesine gönderilmesine dair verilen mahkeme kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile kararın BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 02/12/2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
************************************************** **

Yargıtay
Daire : 11
Tarih : 2011
Esas No:2011/12469
Karar No : 2011/12751
İlgili Maddeler : HMK 383
İlgili Kavramlar : ÇEK İPTALİ GÖREVLİ MAHKEME
YARGITAY 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/12469
KARAR NO : 2011/12751
Y A R G I T A Y İ L A M I
Kıymetli evrakın iptali ve ödeme yasağı konulmasına ilişkin talep hakkında İstanbul 38. Asliye Ticaret ile İstanbul 22. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R
Talep, kıymetli evrakın zayii nedeni ile iptali ve ödeme yasağının konulmasına ilişkindir.
İstanbul 38. Asliye Ticaret Mahkemesi 6100 sayılı HMK.nın 382. ve 383 maddeleri gereğince uyuşmazlığa Sulh Hukuk Mahkemesinde bakılacağından bahisle görevsizlik kararı vermiştir.
İstanbul 22 Sulh Hukuk Mahkemesi ise açılan davanın HMK.nın 382 maddesine göre çekişmesiz yargı davası niteliğinde olup, çek iptali davalarının TTK.da düzenlenmiş olması ve HMK.nın 4. maddesinde bu davaların Sulh Hukuk Mahkemelerinde bakılacağına dair hüküm bulunmaması ve TTK.da zayii nedeniyle çek iptallerinin Ticaret Mahkemelerinde bakılacağına dair hüküm bulunması nedeniyle görevsizlik kararı vermiştir.
Türk Ticaret Kanunun 4.maddesinde, bu kanundan doğan hukuk “davalarının” ticari dava sayıldığı, aynı kanunun 5.maddesinin 2.fıkrasında, bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu kanunun 4.maddesi hükmünce ticari sayılan “davalara”, ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiştir.
Diğer taraftan, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK.nun 382.nci maddesinde, “çekişmesiz yargı işleri” düzenlenmiş, aynı maddenin 2.fıkrasının (e) bendinde, “Ticaret hukukundaki çekişmesiz yargı işleri” başlığı altında 6. madde olarak “kıymetli evrakın iptali”ne ilişkin taleplerin çekişmesiz yargı “işi” olduğu belirtilmiş, aynı yasanın 383.maddesinde de, çekişmesiz yargı işlerinde görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadığı sürece sulh hukuk mahkemesi olacağı hükmüne yer verilmiştir.
Yukarıda açıklanan yasa hükümlerine göre, çekişmesiz yargıda “dava” deyiminin yeri olmayıp “iş” deyimi vardır. Dava, iki taraf sistemine göre kurulmuş ise de çekişmesiz yargıda birbiriyle çekişme halinde olan iki taraf olmadığından çekişmesiz yargı işleri için “dava” teriminin kullanılması doğru değildir. Yine çekişmesiz yargıda “taraf” değil, “ilgililer” kavramı vardır. Çekişmesiz yargıda dava söz konusu olmadığı için davacı ve davalı terimlerinin de yeri yoktur.
HMK.nun 383.maddesine göre çekişmesiz yargıda sulh hukuk mahkemesinin görevi asıl olup asliye hukuk mahkemesinin görevi istisna olduğundan yalnız “mahkeme” veya “hakim” terimlerinin kullanıldığı bütün çekişmesiz yargı işleri için sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu sonucuna varılmaktadır. (Prof Dr. B.Kuru/Prof Dr. A.C.Budak İstanbul Barosu Dergisi, Cilt:85, Sayı:5, Yıl: 2011,sh:33-36)
Somut olayda uyuşmazlık 13.10.2011 tarihinde yani 6100 sayılı HMK.nun yürürlüğe girmesinden sonra mahkemeye getirilmiştir.
6100 sayılı HMK.nın geçici 1.maddesinin 1 bendine göre bu kanunun yargı yolu ve göreve ilişkin hükümleri Kanunun yürürlüğe girmesinden önceki tarihte açılmış olan davalara uygulanmaz.
Bu durumda, kıymetli evrakın zayii nedeniyle iptali ve ödeme yasağı konulmasına ilişkin uyuşmazlık 6100 sayılı HMK.nın 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmesinden sonra açılan çekişmesiz yargı işi niteliğinde olup Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince İstanbul 22. Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 21.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.