Mesajı Okuyun
Old 08-07-2009, 20:57   #6
Emin Cihan UYSAL

 
Varsayılan

Alıntı:
T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2005/16562
K. 2005/20786
T. 25.10.2005
- İLAMSIZ TAKİP ( Alacaklı Para Alacağı İçinde İlamsız Takibe Başvurmadan Dava Açıp Alacağını İlamda Hüküm Altına Aldıktan Sonra Bu İlamı İcraya Koyabildiği )
- PARA ALACAĞININ TAHSİLİ ( Alacaklı Para Alacağı İçinde İlamsız Takibe Başvurmadan Dava Açıp Alacağını İlamda Hüküm Altına Aldıktan Sonra Bu İlamı İcraya Koyabildiği )
2004/m.32

ÖZET : Alacaklı para alacağı içinde ilamsız takibe başvurmadan dava açıp alacağını ilamda hüküm altına aldıktan sonra bu ilamı icraya koyabilir. Fakat alacaklı para alacağının tahsilini sağlamak için ilam almış olsa bile ilamla veya ilamsız icra yollarından birini seçmekte serbesttir.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Konusu paradan başka bir şey olan alacaklar için alacaklının ilk önce mahkemede dava açarak ilam alması, ondan sonra da bu ilamın yerine getirilmesi için icra dairesine başvurması gerekir.

Alacaklı para alacağı içinde ilamsız takibe başvurmadan dava açıp alacağını ilamda hüküm altına aldıktan sonra bu ilamı icraya koyabilir. Fakat alacaklı para alacağının tahsilini sağlamak için ilam almış olsa bile ilamla veya ilamsız icra yollarından birini seçmekte serbesttir. İlamsız takip yolunun seçilmiş olması borçlu lehine bir işlemdir. ( İtiraz üzerine takibin durması gibi )

Somut olayda borçlu tarafından yapılmakta olan ilamsız icra takibine 1.3.2004 tarihinde itiraz edilmiş olmakla icra müdürlüğünce 11.3.2004 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği görülmektedir. Bundan sonra adı geçenin alacaklının para alacağı için ilamlı icra yerine ilamsız takip yolunu seçerek yapmış olduğu takibe karşı icra hakimliğine şikayette bulunması yerinde olmadığından mahkemece şikayetin yukarıda açıklanan kurallar esas alınarak reddine karar verilmesi gerekirken ödeme emrinin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA , 25.10.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Elinde ilam olan alacaklının, ilamsız icra takibi yoluna gidebilmesinin önünde bir engel olmadığını gösteren bir yüksek mahkeme kararını paylaşmak istedim.
Ayrıca bu kararda belirtilen, ilamsız icra takibinin durdurulmasına müdürlükçe karar verilmesi halinde, şikayetin bir sonuç vermeyeceği olup, kanımca olması gereken, itirazı bertaraf etmek için, İİK m.68'de belirtilen itirazın kaldırılması için icra mahkemesinde dava açmak olacaktır.

Saygılarımla