Mesajı Okuyun
Old 11-04-2012, 14:22   #2
Av.Mehmet_Ali

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY

HUKUK GENEL KURULU

E. 1998/2–656

K. 1998/688

T. 7.10.1998

• YOKSULLUK NAFAKASI ( Yoksulluğun tanımı )

• YOKSULLUK NAFAKASI ( İstenebilme - Artırılma Şartları )

• BOŞANMA ( Yoksulluk Nafakası İstenebilme Şartları )

743/m.144, 145/3,4,150

An./m.17/1,55

ÖZET: Herkes sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama, maddi ve manevi varlığını geliştirme hakkına sahiptir.
Bu temel hakkın tabii sonucu yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanları yoksul kabul etmek gerekir.
DAVA VE KARAR : Taraflar arasındaki davadan dolayı, bozma üzerine direnme yoluyla; Çorum Asliye 2. Hukuk Mahkemesi’nden verilen 17.3.1998 gün ve 1998/51 – 107 sayılı kararın bozulmasını kapsayan ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’ndan çıkan 27.5.1998 gün, 1998/2 – 359 Esas, 1998/378 Karar sayılı ilamın, karar düzeltilmesi yoluyla incelenmesi davalı tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla; Hukuk Genel Kurulunca dilekçe, düzeltilmesi istenen ilam ve dosyadaki ilgili bütün kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
YARGITAY HUKUK GENEL KURULU KARARI:
Dava, Medeni Kanunun 144. maddesine dayalı yoksulluk nafakası istemine ilişkindir.
“Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek eş, kusuru daha ağır olmamak şartıyla geçimi için diğer eşten mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.” ( MK. 144 Mad. ), “Sözleşme veya hüküm ile kendisine maddi tazminat veya nafaka olarak bir irad tahsis edilmiş eşin yoksulluğunun zail olması, haysiyetsiz hayat sürmesi, bir evlenme akdi olmadan fiilen karı koca gibi yaşaması, yeniden evlenmesi veya eşlerden birinin ölmesi halinde, aksi taraflarca kararlaştırılmadıkça bu irad kesilir. İrad şeklinde maddi tazminat ya da nafakayı gerektiren sebep ortadan kalkar ya da önemli ölçüde azalır veya borçlunun mali gücü önemli ölçüde eksilirse iradın indirilmesine veya kaldırılmasına, karar verilebileceği gibi değişen durumlara göre ve hakkaniyet gerektiriyorsa iradın arttırılması da istenebilir.” ( MK. 145/3 – 4 Mad. )
Yoksulluğun hukuksal kavramı anılan yasa maddesinde tanımlanmamıştır. Yeri gelmişken şunu belirtmek gerekir ki yoksulluk ekonomik ve sosyal koşullarla doğrudan ilgilidir. O nedenle bunu ülkenin ekonomik ve sosyal koşulları altında belirlemek gerekir. Herkes sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama, maddi ve manevi varlığını geliştirme hakkına sahiptir. ( Anayasa 17/1, 55 )
Şu halde, bu temel hakkın tabii sonucu yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanları yoksul kabul etmek yerinde olur.
SONUÇ : Sözü edilen kriterler altında dosyadaki bilgi ve belgeler ve somut olayın özelliğide değerlendirildiğinde davalının gelir durumu onun yoksulluğa düçar durumda bulunduğunu göstermemektedir. Hal böyle olunca ve özellikle düzeltilmesi istenen Hukuk Genel Kurul ilamında ve yukarıda gösterilen gerektirici nedenler karşısında, HUMK. nun 440. maddesinde yazılı sebeplerden hiç birisine dayanmayan ve yerinde olmayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE, 3506 sayılı Yasa’nın 4. maddesinin b – 1 fıkrası hükmüne göre takdiren ( 1.368.000 ) lira para cezasının ve ( 1.569.400 ) lira harcın düzeltme isteyenden alınmasına, 30.9.1998 günlü ilk görüşmede çoğunluk sağlanamadığından ikinci görüşmede oyçokluğu ile karar verildi.