Mesajı Okuyun
Old 18-03-2008, 18:33   #2
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
21.Hukuk Dairesi

Esas: 2004/6582
Karar: 2004/6965
Karar Tarihi: 14.09.2004

ÖZET : Davacı alacaklı, üçüncü kişinin istihkak iddiasının reddine karar verilmesini talep etmiştir. Borç doğumundan sonra, borçlu şirket ortaklarının yakın akrabaları tarafından kurulan, 3. kişi şirkete tüm demirbaş eşyaların satımı alacaklılardan mal kaçırma amacına yönelik danışıklı işlemlerdir. Hukuken geçersiz olan bu işlemler 3. kişileri bağlayıcı niteliğe sahip değildir.
Öte yandan; davalılar arasındaki ticari ilişkinin danışıklı olmadığı kabul edilse dahi; yapılan işlemler ticari işletmenin devri niteliğinde bulunmaktadır. Ticari işletmenin devri halinde devreden ve devralan işletmenin borçlarından birlikte sorumludur.


(2004 S. K. m. 44, 99) (818 S. K. m. 179)

Dava: Kararın temyizen tetkiki davacı ( alacaklı ) vekili tarafından istenmiş, mahkemece ilamında belirtildiği şekilde isteğin reddine karar verilmiştir. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi T.Ç. tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi:

Karar: Uyuşmazlık alacaklının İ.İ.K.'nun 99. maddesine dayalı olarak açtığı 3. kişinin istihkak iddiasının reddi istemine ilişkindir.

Haciz sırasında; davalı 3. kişi adına beyanda bulunan A. borçlu şirketin daha önce haciz adresinde çalıştığını, ancak makineleri kendilerine sattığını ve adresten ayrıldığını ifade etmiştir. Davalı tarafından delil olarak sunulan 03.04.2002 tarihli fatura ile de borçlu şirketin 38 adet demirbaş niteliğindeki eşyayı davalı 3. kişiye sattığı belirtilmiştir.

Borç doğumundan sonra, borçlu şirket ortaklarının yakın akrabaları tarafından kurulan, 3. kişi şirkete tüm demirbaş eşyaların satımı alacaklılardan mal kaçırma amacına yönelik danışıklı işlemlerdir. Hukuken geçersiz olan bu işlemler 3. kişileri bağlayıcı niteliğe sahip değildir.

Öte yandan; davalılar arasındaki ticari ilişkinin danışıklı olmadığı kabul edilse dahi; yapılan işlemler ticari işletmenin devri niteliğinde bulunduğundan İ.İ.K.' nun 44. ve B.K.'nun 179. maddelerinin uygulanması gerektiği açıktır. Anılan maddelerde öngörülen koşulların yerine getirildiği iddia ve ispat edilmemiştir. Bu durumda; devir alacaklının haklarını etkilemeyeceği gibi devralan davacı da B.K.'nun 179. maddesi gereği işletmenin borçlarından sorumludur.

Tüm bu maddi ve hukuki olgular karşısında davacı alacaklının davasının kabulü gerekirken aksi düşüncelerle reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.

O halde davacı alacaklının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.

Sonuç: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 14.09.2004 gününde oybirliği ile karar verildi.


Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************