Mesajı Okuyun
Old 21-09-2010, 21:49   #4
Av.Ufuk Bozoğlu

 
Varsayılan Katkı,

Bulduğum içtihat vade tarihinin ters yazılması ile ilgili.Çift vade değerlendirmesi var.
Alıntı:
T.C. YARGITAY
12.Hukuk Dairesi

Esas: 2007/385
Karar: 2007/4258
Karar Tarihi: 08.03.2007

Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

Kambiyo senetlerine mahsus yol ile yapılan takipte borçlu, borca, faize itirazları yanı sıra, bonoda çift vade olduğunu ileri sürmüştür.

TTK'nun 690. maddesi yollaması ile bonolarda uygulanması gereken 615/son maddesi uyarınca <vadesi başka şekilde yazılan veya birbirini takip eden vadeleri gösteren poliçeler batıldır> hükmü gereğince bonoda vadenin, açık ve tek olarak ya*zılması zorunludur.

Somut olayın incelenmesinde, 17.000.-YTL bedelli bononun, ödeme gününü içeren üst kısmında 10.02.2002 yazılmış iken, senet metninde 02.10.2002 tarihlerinin yazıldığı görülmüştür. Bu durumda, senette çift vade olduğundan (muayyen bir günde ödenmesi yerine muhtelif vadeler içerisinde ödenmesi şeklinde gösterildiğinden) bu bono, bono vasfında olmadığından geçersizdir.

Diğer yandan, TTK'nun 688/6. maddesinde belirtildiği üzere bonoda <tanzim yerinin> yazılı olması da zorunludur. Aynı kanunun 689/son maddesinde ise, tanzim edildiği yer gösterilmeyen bononun, tanzim edenin adı soyadının yazılı olan yerde tanzim edilmiş sayılacağı hüküm altına alınmıştır. Bono incelendiğinde tanzim yeri olarak <..................Pastanesi> yazılı olduğu görülmüştür.

HGK'nun 02.10.1996 günlü 1996/12-590 sayılı kararında belirtildiği üzere tan*zim yeri olarak, idari birim adının yazılması yeterli ve zorunludur.

Yukarıda belirtildiği üzere yasaya uygun yazılmış idari birim gösterilmediğinden anılan belge kambiyo senedi niteliğini taşımaz. Bu husus mahkemece re'sen gözetilir.

Bu durumda da alacaklı bu belgeye dayanarak kambiyo yolu ile takip yapamaz.

Mahkemece yukarıda açıklanan nedenlerle takibin iptaline karar verilmesi gerekirken işin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.

Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 08.03.2007 gününde oybirliği ile karar verildi.

Saygılarımla,