Mesajı Okuyun
Old 20-09-2009, 00:31   #3
Av. Özgür Uysal

 
Varsayılan

Sayın Gazili, bir kazandırma kanunen geçerlilik şekline tabi ise bu şekle uyulmadan yapılan kazandırma geçersiz olacaktır. Muvazaada bildiğiniz gibi biri görünürde, diğeri ise gizlenmeye çalışılan olmak üzere iki işlem vardır.

Aksini savunanlar olmakla birlikte baskın ve genel olarak kabul edilmiş görüş şudur;

Eğer kanunen geçerlilik şartına tabi bir işlem gizlenmek isteniyorsa ve aynı şekilde görünürdeki işlem de kanunen geçerlilik şartına tabi ise, görünürdeki işlemin şekle uygun yapılması gizlenen işleminde şekle uygun yapıldığı sonucunu doğurmaz. Yani örnekleyecek olursak, bir gayrimenkulu esasında bağışlamak isteyen malik bunu tapu sicilinde şekle uygun bir şekilde yapmalıdır; ancak malik bunu gizlemek ve işlemi satış gibi göstermek istemektedir.Şatış işlemini tapuda usule uygun yaptığında gayrimenkul satış ile devredilmiş olur. İşte bu satışın geçerli olması için uyulan kanuni şekil, bağışlamanında şekil şartlarına uygun olduğu sonucunu doğurmayacaktır.

Olaya uyarlarsak; olayda muvazaalı satış sözleşmesi vardır. Ardında gizlenen işlem ise bağışamadır. Satış sözleşmesinin muvazaalı olduğu ispatlandığında satış sözleşmesi muvazaa nedeniyle, bağışlama ise tapu sicilinde resmi şekilde hiç yapılmadığından şekle aykırılıktan geçersiz olacaktır. Tapudaki tescil baştan beri yolsuzdur.Yani mülkiyet evi bağışlayan Kayınpederden hiç çıkmamıştır. Sizinde dediğiniz gibi mirasçılar yolsuz tescilin düzeltilmesi davası açabilirler. Muvazaanın ispatı sadece görünürde ki işlemin geçersiziliğini sağlar. Davanın konusu ise muvazaa nedeniyle geçersiz olan satış sözleşmesine binaen baştan beri yolsuz olan tescildir.

Şimdi sorunuzun esas kısmını yorumlayalım. M.K. 712. m. ayrıca kişinin iyiniyetini aramaktadır. Ölen oğlun eşi aslında bağışlama olduğunu bilmektedir ve bu bağlamda kötüniyetle hareket etmektedir. Muvazaanın ispatı aynı zamanda olağan zaman aşımının işlememesi sonucu doğurur. Çünkü bu ispatla kişinin kötüniyetide ispatlanmış olmaktadır.Yani 15 senede otursa kazandırıcı zaman aşımı definde bulunulamaz.Buradaki yegane tehlike iyiniyetli 3. kişilerin tapudaki tescile güvenerek mülkiyet veya bir ayni hakkı kazanmasıdır.(M.K. m. 1023)

Ekstra bilgi vermek gerekirse, mirasçıların açacağı tenkis davası sonuçsuz kalacaktır. Çünkü taşınmaz terekeden çıkmamıştır.