Merhabalar,
1-Müvekkilin maliki bulunduğu taşınmazın arzında 35 M2 alan kaplayan TEAŞ’a ait trafo yapısı mevcuttur.Müvekkilden önceki malik,iki yıl kadar önce söz konusu trafo yapısının kal’i talebiyle dava açmış, mahkemece kal talebinin kabulüne karar verilmiş,TEAŞ Temyize gitmiştir.Ne enteresandır ki Yargıtay “Trafo ve eklentilerinin davacının arazisi üzerinden ve açıktan geçirilmiş olması nedeniyle,el atma tarihi itibariyle 743 Sayılı Medeni Kanun’un 653.Md.’sine göre idare lehine davacı taşınmazı üzerinde irtifak hakkı kurulmuş sayılır.” Diyerek kararı bozmuş,tashihi karar talebi de reddedilmiş,yerel mahkeme de bozmaya uyarak kal talebinin reddine karar vererek karar kesinleşmiştir. Entersanlık şurada ki,trafo binasının fotoğrafları,krokisi,yapının taşınmazın arzında bulunduğu,arazi üzerinden herhangi bir nakil hattı geçmediği, fiilen sabit iken Yargıtay “arazinin üzerinden,açıktan geçmekte” gerekçesiyle kararı bozuyor.Artık bu konuda kesin hüküm mevcut olmuş oluyor.İrtifak da halen tapuya tescilli değil.
2-Müvekkil, ise eski malikin açtığı reddolunun bu kal talepli davası (kesin hüküm) sebebiyle kal davası açamıyor.Bu sefer müvekkil,idareye müracaat ederek, buranın kamulaştırılmasını veya idare tarafından satın alınmasını talep ediyor.Ve müvekkil haliyle taşınmazından fiilen yararlanamıyor.Yapı yapmak için ruhsat alamıyor filan…İdare sessiz. Müvekkil, 16.05.1956 gün ve 1-6 sayılı İBK. Gereğince (ecrimisil talep hakkını mahfuz tutarak)basitçe ifadeyle “al taşınmazı öde bedelini” talepli dava ikame etmek istiyor.Bu davada Yargıtay’ın idare lehine irtifak hakkı kurulmuş olduğunu belirtmesi,söz konusu hak tapuya tescil edilmediğine göre idarenin irtifak hakkı mevcut mudur ? Varsayalım ki idarenin irtifak hakkı tanındı.Bu halde “al taşınmazı öde bedelini” talepli davamızda idarenin irtifak hakkı bulunması davamızın reddine sebep olabilir mi?

Saygılarımla..