Seks konusu toplumumuzda tabudur; üzerinde fazla düşünmez ve 'değer ölçülerimiz' der olayı fazla uzatmadan kapatırız. Konuyu kapatalım veya kapatmılyalım hiç fark etmez. Değer ölçülerimize inat olay bizi tartışmanın kapatılıp kapatılmadığına bakılmaksızın uğraştırır.

Konu ile uğraşırken de ufkumuzun dışına çıkmayız veya çıkamayız, çünkü değer ölçülerimiz sınırlarımızı zorlamamıza engel olur. Düşüncemize getirilen sınırların başında kadın ve erkek konusunda getirilen sınırlar vardır. Kadın konusunda sınırlarımız dar tutulurken, erkek konusunda bu sınırlar geniş tutulur.
Örnek: bu alandaki başlık ve erkeklerin porno düşkünlükleri. Evli kadının, bir erkek ünlünün resmini telefonuna kaydetmesinin boşanma sebebi olup olmadığını tartışırız da, yapılan anketlerde yüzde 47 si porno izlediğini belirten erkeklerin porno izlemelerinin boşanma sebebi olup olmadığını tartışmayız! Neden? Sadakatın veya sadakatsızlığın sınırı nerede başlar? Bu sınır kadında ayrı erkekte ayrı mıdır?

Sayın cozumhukuk olaya başka bir boyut getirdi. Daha doğrusu başka boyut getirmedi de şimdiye kadar tartışılanın adını koydu: 'Düşünce Sadakatsizliği'
Evli kadının ünlü bir erkeğin rasmini telefonuna kaydetmesi ve evli bir erkeğin porno izlemesi düşünce sadaktasizliği midir?

Saygılarımla