Mesajı Okuyun
Old 25-06-2012, 20:29   #237
Necropsie

 
Varsayılan

Duruşmadan çıkıp avukatlar odasına girdim. Odadaki bilgisayarda kısa bir dilekçe yazacağım. Subay elbiseli, genç bir adamcağız, bilgisayarın başına oturmuş, canla başla bir şeyler yazıyor. Bilgisayarın avukatlara ait olduğunu ve şu anda da bana lazım olduğunu söyledim. Gayet kibar bir şekilde işinin hemen biteceğini söyledi. Üstelemedim. Gerçekten de, beş dakika kadar sonra kalktı bilgisayarın başından, bana da teşekkür etti. Oturdum bilgisayarın başına. Yazdığı belgeyi kapatmamış. Huyum değildir ama merak ettim. C. Savcılığına hitaben yazılmış bir şikayet dilekçesiydi ve aynen şöyleydi:

"Ben şerefli Türk ordusunda hizmet yapan bir subayım. İstanbul Barosuna kayıtlı avukat hanım A.... beni telefonla arayarak İzzet .... isimli müvekkilinden tehditle para istediğimi, beni şikayet edeceğini söylemektedir. Ben İzzet diye birini tanımıyorum. Facebook'dan Cansu diye bir kadınla tanıştım. Hostesim dedi. Bir otelde buluştuk. Yalnız Cansu kadın değilmiş. Erkekmiş. İsmi de İzzetmiş. Zaten hostes de olmadığı ortaya çıktı. Ben otel odasının parasını da ödediğim için o saatten sonra İzzet de olsa farketmez deyip birlikte oldum. Kimseyi tehdit etmedim. Bana böyle davranan avukattan ve İzzet .....'den şikayetçiyim."

Okudum, sonra bir daha okudum.. Hostes Cansu aslında İzzet Abiymiş! Ama odanın parasını da vermiş bulunduk, artık İzzet Mizzet, idare edeceğiz!

Kahkahalarıma dışarıdan arkadaşlar koştu, bir şey oldu zannettiler bana. Hala saklıyorum o dilekçeyi, moralim bozuk olduğumda okuyup gülümsemek için.