Konu: Franchise
Mesajı Okuyun
Old 26-09-2007, 15:31   #2
ilastepe

 
Varsayılan

birebir örnek olmayabilir ama belki fikir verir



T.C. YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu

Esas: 2001/632
Karar: 2001/675
Karar Tarihi: 03.10.2001

ÖZET: Uyuşmazlığa Borçlar Kanunu'nun sebepsiz zenginleşmeye ilişkin 66. Maddesindeki zamanaşımı süresinin alacağın olmamasına; Borçlar Kanunu'nun 128. Maddesinde, zamanaşımı süresinin alacağın muaccel olduğu tarihten başlayacığının belirtilmiş bulunmasına; bu hüküm uyarınca, somut olayda teminat parasının iadesi istemi yönünden, zamanaşımı süresinin, davacının kendisini sözleşmeyle bağlı tutmadığını davalıya bildirdiği ve ödediği teminatın iadesini istediği 9.8.1993 tarihinde başlamasına, bu durumda, 26.11.1996 tarihinde açılan eldeki davada zamanaşımının gerçekleşmemiş olmasına göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekir.

(818 S.K. m. 66, 128)

Dava: Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi, depozitonun iadesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara Asliye 2. Ticaret Mahkemesince davanın reddine dair verilen 24.2.1999 gün ve 1997/238-78 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin 3.2.2000 gün ve 1999/7124-2000/649 sayılı ilamı ile; (...Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketin ortağı olduğunu, kendisine yapılan bayilik teklifi üzerine 6000 DM'yi banka aracılığı ile davalıya gönderdiğini, daha sonra istenen 4000 DM'yi de davalı adına yatırdığını, bunun üzerine kendisine iletilen ve davalının imzasını taşıyan bayilik sözleşmesi uyarınca adına bayilik verilmesi gerekirken, verilmediğini, şifahi taleplerinin de cevapsız kaldığını beyanla bayilik verilmesi gerekirken, verilmediğini, şifahi taleplerinin de cevapsız kaldığını beyanla bayilik sözleşmesinin feshine 10.000 DM depozitonun son beş yılının yıllık %8 döviz faiziyle iadesini, olmazsa şirketin Sivas satış bayiliğinin verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili zamanaşımı itirazında bulunarak 6000 DM'den sonra istenen 4000 DM'nin süresinde yatırılmadığını ve davacının, müvekkili şirketin bayilik sıfatını kazanmadığını, yatırılan 6000 DM'nin karşılığının talep edilmediğinden muhafaza edildiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece davanın zamanaşamı nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.

Taraflar arasındaki akdi ilişki 4.000 DM'nin davalı adına yatırılmasıyla kurulmuştur. Davacı sözleşme ile kendisini bağlı tutmadığını 9.8.1993 tarihinde davalıya bildirmiştir. O halde davacının bu tarihten sonra da açma hakkının doğduğu kabul edilmelidir. Bu hususu gözardı edilerek mahkemece davanın zamanaşımı nedeniyle reddi isabetli olmayıp bozmayı gerektirmiştir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

Temyiz Eden: Davacı vekili

Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği düşünüldü:

Karar: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle, taraflar arasında sözleşme ilişkisinin bulunması nedeniyle, uyuşmazlığa Borçlar Kanunu'nun sebepsiz zenginleşmeye ilişkin 66. Maddesindeki zamanaşımı süresinin alacağın olmamasına; Borçlar Kanunu'nun 128. Maddesinde, zamanaşımı süresinin alacağın muaccel olduğu tarihten başlayacığının belirtilmiş bulunmasına; bu hüküm uyarınca, somut olayda teminat parasının iadesi istemi yönünden, zamanaşımı süresinin, davacının kendisini sözleşmeyle bağlı tutmadığını davalıya bildirdiği ve ödediği teminatın iadesini istediği 9.8.1993 tarihinde başlamasına, bu durumda, 26.11.1996 tarihinde açılan eldeki davada zamanaşımının gerçekleşmemiş olmasına göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesu usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

Sonuç: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.'nun 429. Maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 3.10.2001 gününde oybirliği ile karar verildi.

**************************************