Mesajı Okuyun
Old 30-05-2007, 12:13   #60
nejan

 
Varsayılan Böyle gariplik olurmu?

Değerli meslektaşlar,
Avukatlık Kanunu m164 sonfıkrası "Dava sonunda, kararla tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekalet ücreti avukata aittir. Bu ücret, iş sahibinin borcu nedeniyle takas ve mahsup edilemez, haczedilemez." demektedir.
Yargıtal kararları, aynı fıkranın birinci cümlesini bu cümlenin avukat ile müvekkil arasındaki durumu düzenlediğinden, bu maddeye dayanarak vekalet ücretinin ilamda avukat adına değil müvekkil adına hükmedileceği yönüdedir. Bu durumda müvekkil adına hükmedilen avukatlık ücreti biz vekiller tarafından müvekkil adına icraya konabilmektedir.İcrada takibinde alacaklı hükme dayanarak müvekkildir ki bu takipte de vekalet ücreti doğmaktadır. Buraya kadar herşey anlaşılabilmektedir. Ancak Müvekkil adına takibe konmuş olan alacaklısı müvekkil olan bir dosya alacağının, yine o müvekkilin borcu karşılığında takas mahsup ve haciz yapılamayacağı yönündeki mahkeme kararlarının vede aynı yöndeki yargıtay kararlarının mantığını anlamak mümkün değildir. Burada yazılı hukuk devreden çıkıyor sanırım. Zira icrada alacaklı müvekkil görünen kişinin bu alacağı takas mahsup veya haciz talep edilince avukata ait oluyor. Takip değişmiyor takibe bakış açısı değişiyor Bunun hukuk mantığı ile izahı mümkün değil.
Diğer taraftan icra takibi sırasında müvekkilin alacaklası olduğu dosyadaki parasını icradan kendisinin almak istediğini(veya vekilini azlettiğini düşünelim) bu durumda icra müdürü, mahkemeler ve de yargıtay, bu avukatlık ücretidir avukatınındır senin alacağın değildir alamassın mı diyecek?
Yargıtay kararlarında yukarıdaki fıkranın birinci cümlesi açıkça ifade edilmiş olduğu halde kabul edilmeyerek yorum yoluyla farklı bir sonuca varılmış ancak ikinci cümlesi aynen kabul edilmiştir. Bu durum da açık bir çelişki ve de karmaşaya yol açmıştır.
Madem birinci cümleye bir yorum getirilmiş, bu konudaki takiplerdeki takas mahsup ve haciz taleplerini alacak müvekkilindir diyen görşün tekrar 180 derece dönerek bu alacak vekillik ücreti olduğundan takas mahsup ve haczedilemez demiş olmasını nasıl anlamamız gerekiyor acaba?
Ancak kararlarda, mahkemede hükmedilen ücreti vekaletin müvekkil adına takibe konması ile doğan avukatlık ücreti takas mahsup ve haciz yapılamaz denmiş olsa idi bunu anlamak kesinlikle mümkündü.Yoksa Yargıtay kararları bu yönde de mahkemelermi hatalı karar veriyor, böyle olmasını dilerim.
Diğer taraftan Yargıtayın yorumuna göre,Müvekkil dava ücretini vekiline ödedikten sonra, davayı kazanınca ayrıca karşı taraftan aldığı ücreti de aksine anlaşma yoksa vekiline vermek zorunda olduğundan, mahkeme avukatlık ücreti konusunda karşı tarafa (karşı tarafın ödemesi hariç)icra takibi yapmak durumunda, aksi takdirde cebinden ekbir avukatlık ücreti ödemek zorundamı kalacak. Yargıtay kararları bunumu demektedir.

Sonuç olarak lehimize veya aleyhimize olmasının hiçbir önemi yok, önemli olan bu konudaki karmaşık durumun çözülerek bir an önce doğru bir sonuca varılması.
Av.Nejan