Mesajı Okuyun
Old 02-10-2011, 22:39   #126
Av. İbrahim YİĞİT

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ömer Güntay
....Sayın Kardan Adam'ın belirttiği olayda HMK.m.107/1'e göre "tahmini, yaklaşık bir değer belirlenerek" belirsiz alacak davası açılabileceği kanısındayım.


Katılamıyorum ve atlanmaması gereken 107/2'yi hatırlatıyorum.

" Karşı tarafın verdiği bilgi veya tahkikat sonucu alacağın miktarı veya değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda davacı, iddianın genişletilmesi yasağına tabi olmaksızın davanın başında belirtmiş olduğu talebini artırabilir "

Ne demek:

Yılda bir verilmesi gereken teminat bedelleri, davalının verdiği cevap dilekçesi ve ekleri ile her yılın makbuzları ibraz edildiğinde artık alacak belirsiz olmaktan çıkmaktadır. Eee, bu durumda 109/2'den farkı ne oldu? Artık alacak açıkça belirli oldu! Biri davanın başında, diğeri cevap dilekçesi ile.

" Talep konusunun miktarı, taraflar arasında tartışmasız veya açıkça belirli ise kısmi dava açılamaz "

İşte bir tutarsızlık da burada: Davanın başında da talep konusu açıkça belirli, ancak davacı tarafından bilinmeyen dönem bulunması nedeniyle belirsiz alacak davası şeklinde açılmış.

Benim düşünceme göre 107. madde daha ziyade, mahkemece de takdir gereken veya ancak hesaplama uzmanları tarafından ortaya konulacak davalarda geçelidir. Maddi manevi tazminat, nafaka, bedel artırım davaları, ecrimisil vs.

Ancak, 109/2 belirli bir alacak için konulmuştur. Yani verilen teminatların geri alımı belirli bir alacaktır. Bu nedenle tespit davası ile alacak kalemi belirlenip, edaya yönelik davanın sonra açılması daha mantıklı gibi geldi bana