Değerli Meslekdaşlarım,
Tüketici mahkemesinde 3 ayrı davalı aleyhinde açılan davada ,davalılardan ikisi cevap süresi içinde görev ve işbölümü itrazında bulunarak dosyanın ticaret mahkemesine gönderilmesini istemiştir.Diğer davalı C cevap vermemiştir.
Tüketici mahkemesi Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğuna binaen görevsizlik kararı vermiştir.Görevsizlik kararı taraflarca temyiz edilmeyerek kesinleşmiş,dosya süresinde Asliye Hukuk mahkemesine gönderilmiştir.

Asliye Hukuk Mahkemesinde duruşma günü tebliği üzerine yine taraflar A ve B işbölümü itirazını tekrarlamış,C itiraz etmemiştir.Mahkeme bu kez işbölümü itirazı nedeniyle dosyanın Ticaret Mahkemesi/ne gönderilmesine karar vermiştir.

Yüze karşı verilen gönderme kararı üzerine 10 günlük süre aşılmış ve tahrik dilekçesi verilmek yerine Asliye Ticaret Mahkemesinde harcı yatırılarak yeni bir dava dilekçesi ile dava açılmıştır.

Asliye Ticaret Mahkemesi'nde yine davalı A ve B süresinde derdestlik ilk itirazında bulunmuş ,C davaya cevap vermemiştir.

Derdestlik ilk itirazına karşı ,Asliye Hukuk Mahkemesi'nin gönderme kararı üzerine 10 günlük süre içinde gönderme-tahrik dilekçesi verilmediğinden 10.günün sonunda davanın kanunen açılmamış sayılacağı ,bundan sonra verilecek davanın açılmamış sayılması kararının kurucu değil ,açıklayıcı nitelikte olduğu ,derdestliğin, anılan 10 günlük süre sonunda sona ereceği eldeki davanın bu sreden sonra açılan yeni bir dava olduğu savunulmuştur.

1-Asliye Hukuk mahkemesi dosyasının derdestliği sürmekte midir?
2-Asliye Hukuk Mahkemesi Tüketci Mahkemesinin görevsizlik kararı ile bağlı değildir ancak ilk kararı taraflar temyiz etmediğinden Asliye Hukuk mahkemesi'nin işbölümü konusunda karar vermesi doğru mudur;burada verilen kararı görevsizlik kararı gibi görebilir miyiz?
3-Davalı c için gönderme kararını işölümü itirazı dahi bulunmadığından mahkamenin bu davalı için de gönderme kararı vermesi görevsizlik usulünü gerektirmeyecek midir?

Görüş ve içtihatlarınızı paylaşırsanız sevinirim.
Saygılarımla...