Mesajı Okuyun
Old 22-04-2009, 10:13   #2
Av.Ufuk Bozoğlu

 
Varsayılan

Sayın Katılımcı;

Eşinize karşı aranızda var olduğunu iddia ettiğiniz geçimsizliğe dayalı olarak bir boşanma davası açtığınızda, bu gerekçelerinizi ve eşinizin KUSURLU olduğunu ispat etmeniz gerekmektedir.

Medeni Kanun 186.maddeye göre eşler oturacakları konutu birlikte seçerler. Oturmakta olduğunuz ev, sağlıklı yaşamaya elverişli değil ise ve değiştirme imkanı varken yapılmıyorsa kusur olarak değerlendirilebilir..

Medeni Kanun 192. madeye göre de eşlerden herbiri, meslek veya iş seçiminde diğerinin iznini almak zorunda değildir. Ancak meslek ve iş seçiminde ve bunların yürütülmesinde evlilik birliğinin huzur ve yararı göz önünde tutulur denmektedir.

Eşiniz de eş ve baba olarak ailenin geçimine imkanı dahilinde katılmak, tüm imkanları ile ailesini rahatlığa ulaştırmak için elinden geleni yapmak zorundadır.

Eşinizin kazandığı parayı sizler dışında harcadığından, evine ve sizin ihtiyaçlarınıza ayırmadığından bahsetmemişsiniz.

Mahkeme yargıcı sunduğunz gerekçeleri ve delileri değerlendirerek, evlilik birliğinin yürümemesinde eşinizn kusurlu olup olmadığına karar verecektir.
Alıntı:
Ben öğretmenim yani kendime ait bir maaşım var fakat boşanma durumunda oğluma ve bana kendisinden bir nafaka bağlanacak mıdır?(örneğin oğlumla kiraya çıktığımda yarısını ödemesi gerekir mi?Ya da oğlumun kreş masraflarının yarısını karşılamalı mıdır?)

Sürekli bir maaşınız bulunması sebebi ile yoksulluk nafakası alma ihtimaliniz bulunmamaktadır. Ancak siz talep ediniz.

Mahkemelerce taktir edilen nafaka miktarlarının tespitinde maalesef kesin bir rakam veya kıstas söylemek mümkün değildir. Yani belirttiğiniz biçimde reel ölçütler alınmamaktadır.

Nafaka ödeyecek kişinin gerçek mal varlığı ve gelirleri nafaka miktarının belirlenmesinde en önemli maddelerden biridir.

Boşanma davasının açılması ile kendiniz ve çocuğunuz için önce TEDBİR nafakası istenmelidir.

Boşanmaya karar verilir ise, bu nafakaların kararın kesinleşmesinedn sonra yoksulluk ve iştirak olarak devamları talep edilmelidir.

2002 yılında alınan ev eşinizin şahsi malıdır. Eğer bu evin korunmasına veya güzelleştirilmesine katkınız oldu ise, değer artış payı alacağınızı dava etme hakkınız vardır.

2004 yılında alınan araba ise ortak maldır. Eşinizin bunun üzerinde tasfiye payı alacağı bulunmaktadır. Yine ayrıca kendisi bu arabanın alımında, korunmasında veya güzelleştirilmesinde ayrıca bir para harcadı ise, bunu değer artış payı alacağı olarak dava edebilir.

Ev eşyaları ile ilgili olarak da dava açma hakkınız bulunmaktadır.

SON SÖZ :

Sayın Katılımcı;

Anlatımlarınızdan, gerek boşanma davasını açarken ve gerekse yürütürken MUTLAKA bir avukat desteği almanız gerektiği sonucu çıkmaktadır.

Özel detayları profesyonel bir meslektaşımızla etraflıca DEĞERLENDİRMELİSİNİZ. Buna göre de boşanma gerekçelerinizin ispatında ve haklarınızı eksiksiz alabilmek hususunda doğru adımlar atabilirsiniz.

Hukuki desteği DOĞRUDAN almanız yararınızadır.

Eğer mevcut mali durumunuzun avukatlık ücreti ödemeye yeterli olmadığını kanıtlar(kira,okul vs..belgeler) İseniz, bulunduğunuz yer il barosundan tarafınıza avukat tayin edilecektir.

Saygılar,