Mesajı Okuyun
Old 29-03-2007, 13:55   #2
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

766 sayalı Tapulama Kanunu ile sonradan yürürlüğe giren 3402 sayılı Kadastro Kanununda görevsizlik halinde yapılacak usuli işlemi belirleyen maddeler mevcut değildir.

766 sayılı Tap.K.nun 38 inci md.si bu kanunda açıklık bulunmayan hallerde HUMK.nun sözlü yargılama usulü, 3402 sayılı Kad. K.da basit yargılama usulü hükümlerinin uygulanacağını öngörmüştür.

Bu kanun hükümlerine göre Tapulama Mahkemesinin (şimdiki kadastro Mahkemesinin ) görevsizlik kararı vermesi ve dosyayı Asliye Mahkemesine res'en veya talep üzerine göndermesi yeterli olmamaktadır. HUMK:nun 193 md. gereği tarafların görevli mahkemeye dilekçe vererek taraflara tebligat çıkartmaları gerekir. Asliye Mahkemesine davaya devam edilmek istendiğine dair dilekçe verilmiş ve tebligat pulları da verilmiş olsa idi, dava dosyası Asliye Mahkemesinin esasına kayıt edilir idi.

Böyle bir kayıt bulunmadığına göre muhtemelen , taraflar usulün 193 md. işlemleri ihmal etmişler ve davayı Asliye Mahkemesinde takip etmemişlerdir. Başka anlatımla görevli mahkemede dava açılmadığının kabulü gerekir diye düşünüyorum.

SONUÇ olarak; ortada derdest bir dava bulunmadığını, bu aşamada Asliye Mahkemesinde bağımsız bir tescil davası açılabileceğini söyleyebilirim.

Saygılarımla.