Sayın neslegen,
Yönelttiğim soruları 'klişe sorularınız' olarak değerlendirmenizden hem kendi adıma hemde Türk Hukuku adına üzüldüm. O soruları yöneltmemin gerekçesi, soruları ciddiye alır ve konu üzerinde biraz düşünürsünüz düşüncesine dayanıyordu. Belki düşündünüz belkide hiç düşünmediniz ve soruları kişiliğinize bir saldırı olarak görüp klişe olarak nitelendirdiniz.

Siteye verdiğiniz üyelik bilgilerden hukuk fakültesi öğrencisi olduğunuzu gördüm. Temel hak ve hürriyetler, bu arada din ve vicdan hürriyeti’de temel bir hak olarak hukuk fakültelerinde anayasa hukuku dersinde okutulur. Belki’de daha okumadınız, bilemiyorum. Ama bana öyle geliyorki okumuş olsaydınız, veya konuyu siteye taşımadan önce biraz araştırma yapmış olsaydınız, tartışmaya konu olan mesajı yazmazdınız. Bu en azından benim bir hukukçu adayından beklentim.

Din ve vicdan hürriyeti tüm hukuk sistemlerinde önemli bir yer alır. Tüm milletlerarası belgelerde ve anayasalarda yer alan din ve vicdan hürriyetinin bu belgelere ve anayasalara geçirilmesi ve bugün geldiğimiz noktaya gelinmesi dünden bugüne ve kendiliğinden gerçekleşmemiştir. Din ve vicdan hürriyetinin temel bir hak olarak kabul edilmesinin tarihi, insanların din ve vicdanlarından dolayı zindanlarda çürütülmesinin, köle olarak kullanılmasının ve öldürülmesinin karanlık tarihidir. Çağdaş hukuk uygulamalarında bu türden ağır cezalar uygulanmıyor, buna karşılık bazı ülkelerin uygulamada din ve vicdan konularında ayırımcı bir tutum içinde oldukları görülüyor. Bu türden uygulamalar bazen ülkenin kendi yargısı tarafından, çoğu zaman'da uluslararası yargı tarafından durduruluyor. Bu tarihi gelişmeyi ve modern hukukun temel hak ve özgürlükler konusundaki tutumunu bilmeden veya bilerek, insanları mesleğe alırken vicdan testinden geçirelim diye bir öneride bulunmak, hiçbir art düşünce olmadan, sırf meslek etiğini koruma amacına yönelik olsa bile, temel hak ve hürriyetleri hiçe sayan bir yaklaşım.

Alıntı: TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASASI VI. Din ve vicdan hürriyeti MADDE 24. – Herkes, vicdan, dinî inanç ve kanaat hürriyetine sahiptir. İNSAN HAKLARI EVRENSEL BEYANNAMESİ Madde 18 Herkesin düşünce, vicdan ve din özgürlüğü vardır. Bu hak, din inancını değiştirme özgürlüğünü ve din ya da inancını, tek başına ya da topluca ve açık ya da özel olarak öğretme, uygulama, tören ve ibadet yoluyla açıklama özgürlüğünü içerir.

Bizde herhangi bir örneğinin olup olmadığını bilmiyorum ama Avrupa Ülkelerindeki Mahkemeler işe alınmada din ve vicdan bakımından bir ayırımcılığı temel hak ve hürriyetlere aykırı buluyor ve bu türden uygulamaları müeyyide altına alıyor.

Saygılarımla