Mesajı Okuyun
Old 13-03-2018, 17:30   #16
Av.Nazife Eytemiş BAŞAR

 
Varsayılan

YARGITAY 8. HUKUK DAİRESİ KARARI:
DAVA TÜRÜ: Tapu İptali ve Tescil

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı vekili ve davalılar vekilleri taraflarından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

Davacı ... vekili, eşler arasında kesinleşen anlaşmalı boşanma ilamına aykırı şekilde davalı eski eşinin davaya konu kooperatif yolu ile edinilen taşınmazın tamamını önce kendi adına tapuda tescilini sağlayıp, sonra da muvazalı olarak diğer davalıya devrettiğini, taşınmazda iki çocuğuyla birlikte ikamet ettiğini, ipotekli olan bu taşınmazı gelip görmeden birinin satın almasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu açıklayarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla öncelikle davalı Kürşat adına olan tapu kaydının tamamının iptali ile 1/2 davacı adına, 1/2 eski eş davalı ... adına tescilini, bu talep yerinde görülmediği takdirde taşınmazın 1/2 hissesinin rayiç değerinin tespit edilerek faiziyle birlikte davalı ...'dan tahsilini talep etmiştir.

Davalı ... vekili, davalının zora girdiği için taşınmazı sattığını, makul değerden davacının zararını karşılamayı kabul ettiklerini bildirmiştir.

Davalı ... vekili, taşınmazın satın alındığı esnada davacının iddia ettiği hususların davalı tarafından bilinmesinin mümkün olmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, davacı her ne kadar 3. şahsa karşı alacak davası açmış ise de öncelikle gayrimenkul ... tarafından satıldığından davalı ...'dan talep ettiği tazminat miktarını almadığı taktirde 3. kişiye rücu hakkı bulunduğundan, davalı ...'a açılan davanın reddine, taraflar arasında 7. Aile Mahkemesi tarafından anlaşmalı boşanmaya karar verildiği, burada dava konusu gayrimenkulün 1/2 hissesinin davacıya ait olduğu konusunda protokol bulunduğu, buna rağmen davalı ...'nın taşınmazı sattığı anlaşılmakla, bilirkişi raporunda gayrimenkulün 142.500,00 TL olduğu dava tarihinde davacının 100.000,00 TL istediği daha sonra talep miktarının ıslah edildiği anlaşılmakla, davanın 100.000,00 TL si dava tarihinden itibaren diğer 42.500,00 TL'nin ise ıslah tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ...'dan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir. Hüküm, süresi içerisinde davacı vekili ve davalıların vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.

Terditli (kademeli) davalarda (6100 sayılı HMK 111. md), davacı aynı davalıya karşı aralarında hukuki veya ekonomik bağlantı bulunan birden fazla talebini aralarında aslilik ve fer'ilik ilişkisi kurarak aynı dava dilekçesinde ileri sürebilir. Terditli davalardaki taleplerden biri asıl taleptir; ikincisi fer'i taleptir. Davacı, ilk önce asıl talep hakkında karar verilmesini ister, yardımcı talebini ise asıl talebin reddedilmesi ihtimali için yapar. Mahkeme de, davacının asıl talebinin esastan reddine karar vermedikçe, fer'i talebi inceleyemez ve karara bağlayamaz.

Somut uyuşmazlık incelendiğinde, dilekçeler teatisi aşamasında gerek dava dilekçesi gerek süresi içerisinde ve HMK'nun 141/1. maddesine uygun olarak sunulan cevaba cevap dilekçesindeki anlatımlara göre; davacı taraf, ....7. Aile Mahkemesi 2013/502 esas ve 2013/510 karar sayılı boşanma ilamında açıkça "....7- ... İli ... İlçesi Alan Mah. ... Ada ... Parsel C Blok Daire:5'de yer alan, adresi Kırcamii Mah. Avni Tolunay Cad. No: 125 Seher Konutları .../...olan ve halen yapımı S.S. ... Konut Yapı Kooperatifi tarafından devam ettiği için şahsi tapuları dağıtılmayan ve de davalı eş ... üzerine kayıtlı olan kooperatif hissesinin şahsi tapuya dönüştürülmesi aşamasında davalı eş bu taşınmazın % 50'sini davacı eş ...'a devredecek ve tapu kaydını onun adına çıkaracaktır. Bu kooperatif için şahsi tapuya geçildiğinde taşınmazın % 50'si davalı eş ... ve diğer % 50'si davacı eş ...'a ait olacaktır. Ayrıca bu Kooperatif için devam eden ve de devam edecek olan her tür ödemeler (aidat olarak kooperatife ve kredi olarak bankalara) davalı eş ... tarafından yapılacağı,.."nın hükme bağlandığını ve kararın 09.09.2014 tarihinde kesinleştiğini, taşınmazda davacının iki çocuğu ile birlikte yaşadığını, davalı eski eş ... tarafından mal kaçırmak amacıyla Kooperatiften taşınmazın sadece kendi adına devrinin yapıldığı, taşınmaz üzerinde 01.08.2013 tarihli Halkbankası 223.500,00 TL borçlusu davalı ... olan ipotek var iken diğer davalıya 20.10.2014 tarihinde muvaazalı olarak devredildiğini, bu kişinin evi görmeye gelmediğini ve bu durumun hayatın olağan akışına aykırı olduğunu belirterek davalı ... adına olan tapu kaydının tamamının iptali ile davacı ve davalı eski eş adına 1/2'şer tesciline karar verilmesini, bu mümkün olmadığı takdirde 1/2 hissenin rayiç değeri üzerinden davalı eski eşten alacağın faiziyle tahsilini talep etmiştir.

Davacı tarafın; asıl talebi tapu iptal ve tescil olup, asıl talep hakkında bir karar verilmeden fer'i talebin incelenmesi mümkün değildir. Gerekçeli karar içeriği ve hüküm fıkrası incelendiğinde ise Mahkeme tarafından davacı tarafın asıl talebinin hatalı bir şekilde alacak olarak nitelendirilmesi ve yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedeni yapılmıştır.

Mahkemece, davacının asıl talebi hakkında tedavüllü tapu kayıtları, resmi senetler, banka ipotek evrakları, anlaşmalı boşanma dosyası getirtilerek dosya arasına alnması, dosya içeriği, iddia ve savunma doğrultusunda toplanan diğer tüm deliller birlikte muvazaa hususu irdelenerek tartışılıp değerlendirilmeli ve sonucuna göre bir karar verilmelidir.

SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin yazılı temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, taraflarca HUMK'nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine,

ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 30.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.