Mesajı Okuyun
Old 12-03-2008, 17:30   #2
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
11.Hukuk Dairesi

Esas: 2004/6088
Karar: 2004/9222
Karar Tarihi: 04.10.2004

ÖZET: Davacı vekili, dava dilekçesinde, davalı vakfın tescilli markası yanında müvekkili kurumun adını da haksız olarak kullandığını ve bu şekilde haksız kazanç sağladığını, eyleminin haksız rekabet teşkil ettiğini belirterek bunun önlenmesini ve tazminata hükmedilmesini istemiştir. Taraf anlatımlarından olaya uygulanması gereken kanun hükümlerinin TTK.nun 56 vd. maddelerinde yer alan haksız rekabet hükümleri ile Borçlar Kanunu hükümleri olduğu görülmüş, davanın Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde görülmesini gerektirecek Markalar Kanununa veya Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa dayalı bir talep bulunmadığı anlaşılmıştır. O halde mahkemece işin esasına girilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gereklidir.

(6762 S. K. m. 56, 57, 58)

Dava: Taraflar arasında görülen davada Ankara Asliye 5.Ticaret Mahkemesi'nce verilen 19.2.2004 tarih ve 2004/45-45 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Dilek Çakıroğlu tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Karar: Davacı vekili, davalı vakfın, satış mağazalarının levhalarında ve satışa arz ettiği ürünlerin üzerinde kendi adına tescilli "Pervak" markası yanında büyük puntolarla müvekkili kurumun adını da haksız olarak kullandığını ve haksız kazanç sağladığını ileri sürerek haksız rekabetin tespit ve men'iyle sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, şimdilik 1.000.000.000 TL maddi tazminatın faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Davalı ( karşı davacı )vekili, asıl davanın reddini, müvekkili vakfın işletmelerinin ticari itibarının bu dava nedeniyle zarar gördüğünü ileri sürerek karşı davada 1.000.000.000 TL maddi tazminatın faiziyle birlikte davacı ( karşı davalı )dan tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Mahkemece toplanan delillere göre, davanın ihtisas mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine, dosyanın karar kesinleştiğinde talep halinde Ankara Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.

Asıl dava, davacı kurum adının haksız kullanıldığı ileri sürülerek açılmış haksız rekabet nedeniyle meydana gelen zararın tazmini istemine, karşı dava ise asıl dava nedeniyle ticari itibarın zedelendiği gerekçesiyle tazminat istemine ilişkindir.

Davacı vekili, dava dilekçesinde, davalı vakfın tescilli markası yanında müvekkili kurumun adını da haksız olarak kullandığını ve bu şekilde haksız kazanç sağladığını, eyleminin haksız rekabet teşkil ettiğini belirterek bunun önlenmesini ve tazminata hükmedilmesini istemiştir. Taraf anlatımlarından olaya uygulanması gereken kanun hükümlerinin TTK.nun 56 vd. maddelerinde yer alan haksız rekabet hükümleri ile Borçlar Kanunu hükümleri olduğu görülmüş, davanın Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde görülmesini gerektirecek Markalar Kanununa veya Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa dayalı bir talep bulunmadığı anlaşılmıştır. O halde mahkemece işin esasına girilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiştir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harçların istekleri halinde temyiz edenlere idesine, 4.10.2004 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************