Mesajı Okuyun
Old 13-02-2012, 14:49   #5
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY

18. HUKUK DAİRESİ

E. 2002/11396

K. 2003/295

T. 23.1.2003

• NÜFUS KAYDININ İPTALİ DAVASI ( Davacıya Ait Mükerrer Kaydın iptali Talebi )

• MÜKERRER KAYIT ( Mahkemece Her İki Nüfus Kaydına Ait Vukuatlı Kayıt Örnekleri ile Evlenme İhbarnameleri İncelenerek Varılacak Sonuca Göre Karar Verilmesinin Gerekmesi )

• EVLENME İHBARNAMESİ ( Mükerrer Nüfus Kaydının İptalini isteyen Davacıya Ait Her İki Kayıt Celp Edilerek ve Nüfus Memurunun Huzuru Sağlandıktan Sonra Karar Verilmesinin Gerekmesi )

1587/m.46


ÖZET : Mahkemece hiçbir araştırma yapılmadan davacının dilekçeye eklediği evlenme ihbarnamelerindeki doğum tarihlerinin ve ana adlarının farklı oluşu nedeniyle her iki kaydın farklı kişilere ait olduğu sonucuna varılıp, Nüfus Kanununun 46.maddesi hükmü uyarınca nüfus memurunun huzuru sağlanmadan davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.
DAVA : Dava dilekçesinde mükerrer kaydın iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
KARAR : Davacı Delal 13.5.2002 tarihli dava dilekçesinde, Reşit ve Şero'dan doğma 8.1.1948 doğumlu olarak eşi Mehmet hanesine kayıtlı olduğunu ancak nüfusta yine 1944 doğumlu olarak başka bir kaydının bulunduğunu belirtip gerçeğe uygun düşmeyen 2.4.1944 doğum tarihli olan kaydının iptaline karar verilmesini istemiş ve dilekçesine her iki kayda ilişkin evlenme ihbarnamelerini ve ayrıca kendisine ait vukuatlı aile nüfus kayıt tablosunu eklemiş ve davasını tanık ve diğer delillere dayandırmıştır.
Mahkemece hiçbir araştırma yapılmadan davacının dilekçeye eklediği evlenme ihbarnamelerindeki doğum tarihlerinin ve ana adlarının farklı oluşu nedeniyle her iki kaydın farklı kişilere ait olduğu sonucuna varılıp, Nüfus Kanununun 46.maddesi hükmü uyarınca nüfus memurunun huzuru sağlanmadan davanın reddine karar verilmiştir.
Oysa gerek evlenme ihbarnameleri gerek aile nüfus tablosuna göre davalı Delal'ın eşine ait kimlik bilgileri aynı olduğu gibi her iki kayıttaki Delal'in kızlık soyadları da "Soyuyiğit"tir. Bundan ayrı doğum yerleri ve nüfusa kayıtlı oldukları yer ve baba adları da aynıdır. Başka bir deyişle kayıtların uygun olan yönleri farklı bulunan hususlardan daha fazladır. Bu kadar benzerlik ve uygunluğun rastlantı olma olasılığı çok zayıftır.
Bu bakımdan mahkemece Delal in gerek 8.1.1948 gerekse 2.4.1944 doğum tarihli olan vukuatlı nüfus kayıtlarının ve daha önce naklen geldikleri yerdeki vukuatlı nüfus kayıtları ile eşi Mehmet in her iki evlilik kaydına esas olan ayrı ayrı vukuatlı nüfus kaydının ilgili nüfus müdürlüklerinden getirtilip gösterilecek tanık ve diğer delillerin toplanmasından sonra ortaya çıkacak duruma göre bir karar verilmesi gerekirken, davacının dilekçesine eklenen ve yeterli bilgileri içermeyen evlenme ihbarnamesi fotokopilerine dayanılarak hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir.
Mahkemece yukarıda belirtildiği şekilde gerekli bilgi ve belgeler getirtilip tüm delillerin toplanmasından sonra nüfus memurunun huzuru da sağlanmak suretiyle yargılamanın yapılıp hasıl olacak sonuca göre karar verilmelidir.
SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 23.1.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.