Mesajı Okuyun
Old 16-03-2010, 15:34   #9
Avukat Hakan Eren

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Hades
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi, 17.04.2007 T., 2007/4974 E., 2007/7529 K.: "Alacaklı vekili tarafından genel haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçlulara örnek 7 numaralı ödeme emrinin tebliğe gönderildiği, borçlulardan Cihan Biçer AŞ.'ne gönderilen ödeme emri tebligatının bila tebliğ iade edildiği, diğer borçlulara ise tebliğ işleminin yapıldığı, ödeme emri tebliğ edilmeyen borçlu Cihan Biçer AŞ.'de dahil olmak üzere borçlular vekilinin 22.12.2003 tarihinde icra dairesine verdikleri dilekçe ile borca itirazlarını bildirdikleri ve icra müdürlüğünce takibin durdurulduğu, alacaklı vekili tarafından açılan itirazın iptali davası sonucunda Mersin Asliye Ticaret Mahkemesinin 2004/101 esas, 2006/236 karar sayılı, 04.04.2006 tarihli kararı ile borçluların itirazlarının kısmen iptali ile haklarındaki takibin devamına karar verildiği anlaşılmıştır.
Bu durumda anılan itirazın iptali ilamı uyarınca icra müdürlüğünce takibe devam edilmesi gerekip, borçlulara yeniden ödeme emri tebliği gerekmez. Her ne kadar, borçlulardan Cihan Biçer AŞ.'ne daha önce ödeme emri tebliğ edilmemiş ise de, Mahkemece anılan borçlunun itirazının geçerli kabul edilerek, itirazının iptaline ve hakkındaki icra takibinin devamına karar verilmiş olması karşısında bu borçluya da ödeme emri tebliğine gerek bulunmamaktadır. Alacaklı vekilinin talebi üzerine borçlular vekiline yeniden ödeme emri tebliğ edilmesi fuzuli bir işlem olup, itirazın iptali ilamı karşında sonuç doğurmayacağı gibi, onlara yeni bir itiraz hakkı da vermez. Bu nedenle icra müdürlüğünün takibin durdurulması yönündeki işlemi doğru değildir. O halde Mahkemece şikayetin kabulü ile Mersin Asliye Ticaret Mahkemesinin 2004/101 esas, 2006/236 karar sayılı, 04.04.2006 tarihli itirazın iptali ilamı doğrultusunda takibin devamına karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir."

Saygılarımla...

Sayın Hades,

Örnek olarak sunduğunuz karar, sorulan soru ile ilgili gibi duruyor ise de aslında değil.

Karar, itirazın iptalinden sonra (her nedense) borçluya yeniden ÖDEME EMRİ gönderilmesine yönelik bir olayla ilgili verilmiş.

İtirazın iptali davası sonunda verilen hükmün infazı için zaten ödeme emri gönderilmez, icra emri düzenlenmesi gerekir. O yüzden "fuzuli olan" ödeme emri gönderilmiş olmasıdır; icra emri değil.

Selam ve saygılarımla...