Mesajı Okuyun
Old 14-11-2007, 22:54   #9
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Seyda
...Herkes yanlış yazabilir ama bir hukukçu bu kadar dikkatsiz yazamaz..

Bir dava dilekçesinde, "Oku, baban gibi eşek olma" cümlesi ile, "Oku baban gibi, eşek olma" cümlesi arasındaki anlam uçurumunu yaratacak bir dikkatsizliği, bir hukukçunun yapmaya hakkı olamaz. Zira bunun yaptırımı, ayıplanmaktan öte sonuçlara gebedir.

Üniversite 1.sınıfta, hukuk dilinin kavramlarıyla tanışan ve en geç yılın sonunda hukuk diline vakıf olması beklenen hukuk öğrencisine, ilkokul sıralarında öğretilen imla bilgilerinin tekrar ettirilmesine ihtiyaç duyulması ise, izahtan varestedir. (Bir örnekleme: Dile vakıf olmadan hukuk eğitimine başlamanın, ingilizce öğrenmeden hukuk ingilizcesi eğitimine başlamaktan farkı var mıdır sizce? Farklılık olup, olmamasını da bir yana bırakalım, verim alınabilir mi sizce?)

Bazı yanlışlar göz ardı edilebilir, hiç birimiz mükemmel değiliz. Ancak noktalama işaretlerinin, ayrı yazılması gereken eklerin ayırdında olmamanın, bizler nezdinde değilse de, müvekkiller nezdinde kabul edilemez olduğu inancındayım.

Bir dava dilekçesinde, ya da cevap dilekçesinde, ayrı yazılması gereken kelimelerin bitişik veya bitişik yazılması gerekenlerin ayrı yazılmasının yaratabileceği anlam kaymaları üzerine örnekler getirmeye ne dersiniz? Sonrasında, kan ter içinde, "Ben öyle değil, böyle demek istemiştim" cümlesini dile getirmek zorunda kalan avukatın hali neyse ne de, müvekkilinin vay haline...

Saygılarımla...