Mesajı Okuyun
Old 29-08-2007, 13:57   #3
ISIL YILMAZ

 
Varsayılan

Sn.Av.Ş.Sevi,

Aşağıdaki yargıtay kararında sorunuza yanıt bulacağınızı tahmin ediyorum. Kesin vade varsa temerrüt için ihtar gerekmez. Ancak, işin bitirilmesi için tayin edilen kesin vade ile işin süresinde bitmemesi nedeniyle uğranılan zararın talep edilmesi için temerrüde düşürme farklı durumlardır. Size raporu, karşı tarafı temerrüde düşürmeye uygun bir ihtarname ekinde ayrıca tebliğ etmenizi öneririm.
Saygılar.

T.C.

YARGITAY

13. HUKUK DAİRESİ

E. 2003/12894

K. 2004/3189

T. 11.3.2004

• MUACCEL BORÇ ( Borçlu Alacaklının İhtarı ile Mütemerrit Olduğu - Tespit Raporunun Davalıya Tebliği İle Davalının Temerrüde Düştüğünün Kabulüne Olanak Olmadığı/Asıl Alacağa Dava Tarihinden İtibaren Yasal Faiz Yürütülmesi Gereği )

• TEMERRÜT ( Tespit Raporunun Davalıya Tebliği İle Davalının Temerrüde Düştüğünün Kabulüne Olanak Olmadığı - Asıl Alacağa Dava Tarihinden İtibaren Yasal Faiz Yürütülmesi Gereği )

• TESPİT RAPORUNUN TEBLİĞİ ( Davalının Temerrüde Düştüğünün Kabulüne Hukuken Olanak Olmadığı - Alacağa Dava Tarihinden İtibaren Yasal Faiz Yürütülmesi Gerekirken Yazılı Şekilde Karar Verilmiş Olması Usul ve Yasaya Aykırı Olduğu )

818/m.101


ÖZET : Muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarı ile mütemerrit olur ( BK. 101.mad. ) Davacının davalıyı davadan önce temerrüde düşürdüğüne dair dosyada bir delil bulunmamaktadır. Tespit raporunun davalıya tebliği ile davalının temerrüde düştüğünün kabulüne hukuken olanak yoktur. O halde asıl alacağa dava tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozma nedenidir.
DAVA : Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı, mülkiyeti kendisine ait taşınmazda davalının 1.4.1996 tarihli kira sözleşmesi ile kiracıyken, anahtarları notere tevdii etmek suretiyle tahliye ettiğini, mecurun hor kullanıldığının tespitle belirlendiğini ileri sürerek, 664.295.000 TL.nın tespit tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan alınmasını istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece 454.750.000 TL.nın 25.4.2001 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarı ile mütemerrit olur ( BK. 101.mad. ) Davacının davalıyı davadan önce temerrüde düşürdüğüne dair dosyada bir delil bulunmamaktadır. Tespit raporunun davalıya tebliği ile davalının temerrüde düştüğünün kabulüne hukuken olanak yoktur. O halde asıl alacağa dava tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması HUMK.nun 438/7 hükmü maddesi gereğidir.
SONUÇ : Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2.bentte açıklanan nedenle hükmün 1.bendinde ( 25.4.2001 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ) sözlerinin çıkartılarak bunun yerine ( dava tarihi olan 14.2.2002 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ) sözlerinin yazılmasına, hükmün değiştirilen ve düzeltilen bu biçimiyle ONANMASINA, peşin harcın onama harcından çıkartılmasına, 11.03.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi. yarx