Mesajı Okuyun
Old 08-06-2020, 08:46   #4
av.murat kılıç

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Isbat
Kamera eve takamayiz suc ses kaydi suc komsular bilir ama karismaz korkarlar su isbat yuzunden cekiyorum ses kaydi bile yapamiyom anliyor hemen kurtuluş yok sadece kizim icun cekiyom 😭


Sayın Katılımcı,

-Yargıtay boşanma davasına delil olarak sunmak için evde ses kaydı yapan ve bunu boşanma davasına sunan kişiye ceza verilemeyeceğine karar vermiştir. Yargıtay kararında bu konuda iki hususu irdelemiştir. Birincisi bu görüntüleri başkasıyla paylaşmış olup olmaması, ikincisi ise başka türlü ispatlanamayan somut olayları ispatlamak amacıyla yapılması.

Alıntı:
T.C.
Yargıtay
12. Ceza Dairesi

Esas No:2015/16839/
Karar No:2017/3990
K. Tarihi:16.5.2017

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması
Hüküm : Beraat
Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın savunmasında katılanla aralarında geçen konuşmaları 2012 yılının Ekim ayında kaydettiğini beyan etmesi ve sanık hakkında TCK'nın 133/1. maddesinde tanımı yapılan kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçundan dolayı dava açılması karşısında, 2013 yılı Ocak ayı olan suç tarihinin gerekçeli karar başlığına yanlış yazıldığına ve bu hususun mahallinde düzeltilebileceğine ilişkin tebliğnamedeki eleştiriye iştirak edilmemiştir.
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 07.05.2013 tarihli ve 2013/11-87-245 sayılı kararında da vurgulandığı üzere; vekalet ücreti kişisel hakka ilişkin olup, kişisel hakka ilişkin kanuna aykırılıkların Yargıtay tarafından bozma konusu yapılabilmesi için, hükmün karşı hak sahibi tarafından temyiz edilmiş olması gerekir. Bu nedenle, hakkında beraat kararı verilen ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık yararına, hazine aleyhine, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 13/5. maddesi gereğince, maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, temyiz edenin sıfatına göre, bozma sebebi olarak kabul edilmemiştir.
Katılan vekilinin sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmesi gerektiğine ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Dosya kapsamına göre; resmi nikahlı eşi olan katılan ... tarafından şahsına sürekli hakaret edildiğini iddia eden sanık ...'ın, henüz boşanma davasının açılmadığı ve katılanla fiilen birlikte yaşadıkları dönemde, katılanın kendisine yönelik onur, şeref ve saygınlığını rencide eden sözlerini gizlice kaydedip, söz konusu ses kayıtlarını, boşanma davasının görüldüğü mahkemeye vekili aracılığıyla verdiği olayda,
Katılana ait ses kayıtlarını, üçüncü kişi ya da kişilerle paylaştığı ve/veya çoğaltarak dağıttığına ilişkin hakkında bir iddia ileri sürülmeyen sanığın, haksız bir saldırı altında ve başkaca şekilde ispatlanması mümkün olmayan bir hal içerisinde iken, kaybolma olasılığı bulunan delillerin muhafazasını sağlayıp, daha sonra açtığı boşanma davasına sunarak, aile içi geçimsizliğin kaynağının katılanın olumsuz tutum ve davranışları olduğunu ispatlama amacını taşıyan eyleminde, hukuka aykırı hareket ettiği bilinciyle davrandığı kabul edilemeyeceğinden, sanığa yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmaması nedeniyle sanık hakkında CMK'nın 223/2-a maddesi uyarınca beraat hükmü kurulması gerekirken, aynı Kanun'un 223/2-c maddesi gereğince beraat kararı verilmesi,

Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılama gerektirmeyen bu hususta aynı Kanun'un 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; gerekçeli kararın son paragrafındaki, “suç işleme kastı bulunmayan ibarelerinin karardan çıkarılması, hüküm fıkrasının ilk paragrafının, “Sanığa yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olduğu anlaşıldığından, CMK'nın 223/2-a maddesi gereğince sanığın beraatine, şeklinde değiştirilmesi suretiyle, eleştiri dışında, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.