Mesajı Okuyun
Old 17-09-2006, 14:19   #2
Jeanne D'arc

 
Varsayılan

Bence müdahalenin men'i davasıyla elde edbileceğiniz fazlaca bir netice yok. "Diğer paydaşın inşaat yaptığı yer aslında müvekkillere ayrılan yer" de denilemez. Çünkü bahsedilen yerde müşterek mülkiyet sözkonusu ve ne hukuken ve ne de fiilen taksim yapılmamış. Bu halde tüm paydaşlar arasında tüm parselin taksimine ve anılan yerlerin müvekkillerinize aidiyetine dair bir fiili veya sair şekillerde bir taksim anlaşması veya iradesi yoksa -ki öyle görünüyor- müdahalenin men'i davasını açabilir misiniz, ben orada bile şüpheliyim. Müşterek malike karşı diğer malikin müdahalenin men'i davası açamayacağına dair kararlar vardı sanırım, emin değilim. Kaldı ki burdan hareketle elde edeceğiniz fazlaca bir yarar yok, yani bu dava ihtilafı halletmeyecektir. Bence yapılması gereken izale-i şuyu yoluyla tüm parseldeki ortaklığın giderilmesini sağlamak. Bu halde de mahkeme öncelikle, talep varsa ve mümkünse aynen taksime ve bu olmazsa mevcut haliyle (paydaşlar veya umum arasında) satılarak parasının paylaştırılmasına karar verecektir. Bu davayı tüm paydaşlara yöneltmelisiniz.

"Elimizde tüm paydaşları gösteren parselizasyon örneği yok" derken sanırım taksim şeklinin net olmadığını vurgulamak istediniz. (Tüm paydaşları ve adreslerini tapudan alabilir ve bu adreslere tebligat yapabilir, yapamazsanız da TK.md.35'e göre tebligat yapabilirsiniz.) Özel parselizasyon belediye tarafından yapılan taksimle alakalı olmalı. Böyle bir durumunuz yok, müşterek mülkiyet nedeniyle de ne elinizdeki belge ile ne de tanıkla bu hususu (mezkür yerin müvekkilerinize tahsisisini) halletmeniz mümkün görünmüyor. Ancak müşterek malikler arasında uzun süreden beri devam eden ve itiraz edilmeyen fili kullanım şekli varsa bu; fiili taksim kabul edilir ve ancak bu halde elinizdeki belge veya tanık önem arz edebilir. Bu husus daha ziyade müdahalenin men'i davasında önem arz edecektir. Belki izale-i şuyu davasında da (11-12 nolu yerler daha değerli ise) bir derecede nazara alınabilir.

İnşaatı yapan müşterek malik şikatyete rağmen inşaata devam ettiği için ona karşı ecr-i misil talebi söz konusu olabilir. "Müvekkilin yeri" ifadesi belirttiğim gibi mümkün değil. Okulda müşterek mülkiyete örnek için verilen portakal ve dilimleri örneğini anımsayın. Bir portakal diliminiz var ancak hangisi, bu daha belli değil, hakimin müdahalesi gerekli.

Islah karşı tarafın kabulune bağlı değil, bildiğim kadarıyla. Ancak zaten çok ihtilaflı bir dava. Bu konuda ileride olası itirazlarla karşılaşmamak için bağımsız bir dava açmanızı tavsiye ederim.

(NOT:Cevabımdaki tüm bilgi ve tavsiyeler fikir yürütme noktasında olup; teyit mahiyetinde mevzuat ve içtihatlara bakmanızı öneririm.)

Kolay gelsin.