Mesajı Okuyun
Old 25-01-2007, 09:34   #8
Gamze Dülger

 
Varsayılan

Tüm bunlar bir yana "Yabancı avukatlar" konusunda Milletrerarası hukukumuzda temel ilke olan karşılıklılık unsuru neden gündeme alınmamıştır?.

Barolar Birliği web sitesinde yabancı avukatların danışmanlık hizmeti adı altında zaten ülkemizde faaliyette bulundukları (219 adet danışmanlık bürosu) bildirilmektedir.

Barolar Birliği'nin Hazine Müsteşarlığı'na yazdığı yazı aşağıdaki gibidir

· Baro kayıtları olmadan ve genelde “danışmanlık şirketi” başlığıkullanılarak faaliyet sürdüren “yabancı hukuk/danışmanlık” ortaklıklarının saptanamaması ve haklarında Avukatlık Yasası hükümlerinin uygulanamaması karşısında 04.10.2006 tarihinde Hazine Müsteşarlığından çalışmalarımıza esas olmak üzere ülkemizde faaliyete bulunan yabancı danışmanlık şirketlerinin isim ve adreslerini gösterir bir listenin başkanlığımıza gönderilmesi istenmiştir.
Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı tarafından Birliğimize gönderilen “yabancı sermayeli hukuk/danışmanlık ortaklıkları” listesinin tamamına (219) yazı yazılarak;
*Faaliyetlerinin Avukatlık Yasası 44/B maddesi kapsamında tanımlanması,
*Adreslerinin bulunduğu yer baro başkanlığına durumlarını bildirir bir başvuruda bulunup bulunmadıkları,
*Hakim sermayenin ait olduğu ülkedeki mesleki kayıt bilgileri ile,
*Ortaklıkları bünyesinde çalışan avukatların kayıtlı oldukları baro bilgilerinin Başkanlığımıza bildirilmesi istenmiştir.
Alınan yanıtlar değerlendirilerek ilgili barolardan, belirlenen firmaların/avukatların durumunun Avukatlık Yasasının 35 ve 44/B ve 48.maddeleri kapsamında incelenerek gereğinin yapılması istenmiştir.

Belki yine abartıyorum.Ancak yukarıda yazışma beni "taraflı -kötüniyetli" düşüncelere itiyor.
Her ne kadar tasarıda bu avukatların Milletlererarası Hukuk hususunda bu hizmetleri verbilecekleri yasalaştırılmaya çalışılsa da yurtdışında Türk Hukuk fakültelerinden birinden mezun olmuş Türklere aynı imkanın verilip verilmediğini henüz bilmiyorum..Öğrendiğimde foruma bilgi aktaracağım.

saygılarımla