Mesajı Okuyun
Old 18-05-2011, 10:21   #4
fikirbay

 
Varsayılan

Yasada öngörülen "her halde" 5 yıllık bir süre içinde öğrenmenin mümkün olamamasının nedeni gizlilik veya tebligat zorunluluğunun olmaması idiyse, bu durum ortadan kalktıktan sonra öğrenmiş olanın suçu nedir peki?

Mesela, 2004 yılından önce bilgi edinme hakkı kanunu mevzuatta yer almadığı için siciliyle garez veya özel maksada dayalı olarak kasten oynandığını 5 yıllık süre içinde öğrenememiş olan bir memur bilgi edinme hakkı kanunu çıktıktan sonra bu durumu öğrenmiş ise ve eylem tarihinden itibaren 5 yıllık süre de geçmiş ise tam yargı davası açamayacaktır. Aynı durumda olup bu durumu kanunun yürürlüğe giriş tarihine göre eylem tarihinden itibaren 4,5 yıl sonra öğrenen şahıs dava açabilecek iken 5,5 yıl sonra öğrenen şahıs açamayacaktır. Bu da, kanundaki düzenlemenin sakat bir mantıkla yapılmış olmasına bağlı olarak, hiç de adil bir uygulama olmayacaktır.

Kanundaki düzenlemenin mantığı sakat değil midir o halde?