Mesajı Okuyun
Old 20-02-2013, 18:51   #73
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Engin EKİCİ

Bu tartışmada ve dolayısıyla tüm hukuki görüş ayrılıklarında önemli olan kimin haklı olduğu değil, savunulan görüşler açısından hangi argümanlarla nasıl temellendirmelerde bulunulduğudur zira hukuk dinamik bir bilimdir ve bilimde farklı görüşlere her zaman yer vardır.

Yeni ve farklı bakış açıları da sunulabilir, önceki görüşlerden biri ya da birkaçını destekleyen meslektaşlarımız da paylaşımlarda bulunabilirler ki Yargıtay'ın kimi zaman görüş/içtihat değiştirmesini de bu perspektifte değerlendirmek mümkündür diye düşünüyorum.

.



Sonradan eklenen not:

Tebligat kanunu şekli hukuka dair olsa bile aşırı şekilcilik işin içinden çıkılmaz duruma girmesine de neden olabiliyor. Örneğin, davalı X'in merniste kayıtlı görünen adresine tebligat çıkarılmış olsun. Tebliğ memuru adrese gittiğinde evin kapısız bir müstakil ev olduğunu görürse, sizce ne yapmalıdır? Tebliğ memuru kapının yanındaki duvara asmış olsa... veya evin müştemilatında bulunan wc kapısına yapıştırsa...

İlgili aşağıdaki hükme bakarsanız


Alıntı:
Teb.K.21

(Ek fıkra: 6099 sa.ka.5 - 11.01.2011) Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.

Kapıya yapıştırılma tarihi tebliğ tarihi sayılacağına göre, kapısız ev bakımından tebliğ geçersizdir demek gerekir.