1-) İcra takip dosyasının tarafı olmayan bir şahsın, icra dosyasından talepte bulunması hukuken mümkün değildir. Banka avukatının kendi dosyasından sizin dosyanıza müzekkere yazılmasını (gönderilen paranın ihalenin feshedilmesi nedeniyle alacaklı tarafından iade edilmesi yönünde alacaklı tarafa muhtıra tebliğini) talep emesi ve sizin dosyanızdan bu müzekkereye dayalı olarak size muhtıra tebliğ edilmesi gerekir.
2-) İhalenin feshi davası açılmışsa açan kişinin dosyaya dava açtığına dair bir belge ibraz etmesi gerekir. Ancak uygulamada, ihale yapıldıktan sonra icra müdürü icra mahkemesinden "ihalenin feshi davası açılıp açılmadığını" sorulmaktadır.
3-) Burada problem, icra müdürü ihalenin feshi davası açılıp açılmadığını sormuş ve açıldığını öğrenmiş ise, bu aşamadan sonra paraların paylaştırılması aşamasına geçmeyip, parayı nemalandıracak şekilde bankaya yatırması, yani sizin dosyanıza göndermemesi gerekir. Buna rağmen parayı sehven sizin dosyanıza göndermiş ise İ.İ.K.'nun 361. maddesi gereği parayı sizden muhtıra ile ister, vermediğiniz taktirde müvekkilinize haciz yapabilir.
4-) Bence banka; yukarıda belirtildiği şekilde, dosyanıza gönderdiği parayı sizin müvekkilinizden "hiçbir hükme hacet kalmaksızın" alması mümkün iken, borçluya karşı sebepsiz zenginleşme davası açmaz. Siz parayı iade edersiniz, iade ettiğinize ilişkin belgelere dayalı olarak borçlu hakkındaki takibe devam edersiniz. Saygılar...