Mesajı Okuyun
Old 19-10-2009, 08:15   #4
İsmail Doğan TUNÇBİLEK

 
Varsayılan

Aşağıda sunmuş olduğum genel kurul kararı sanırım işinize yarayacaktır.Sizin konunuza açıklık getirmektedir.


T.C. YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu

Esas: 2007/5-209
Karar: 2007/219
Karar Tarihi: 18.04.2007

ÖZET: Gerek mahkemece yapılan araştırma ve gerekse emsal parsellere ilişkin olarak verilen kesinleşmiş kararlar nazara alındığında ve özellikle somut olayın niteliğine göre davaya konu parsellerin vasfının arsa olarak belirlenmesi yönündeki mahkemenin direnme hükmü yerindedir. Ne var ki, mahkemece hükmedilen kamulaştırma bedeline yönelik olarak davacı tarafından ileri sürülen temyiz sebeplerinin incelenmesi gerekir.


(2942 S. K. m. 10)

Taraflar arasındaki <Kamulaştırma Bedelinin Tespiti-Tescil> davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Gebze 2.Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 11.09.2003 gün ve 2002/703 E. 578 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 5.Hukuk Dairesinin 14.06.2004 gün ve 2004/4954-6770 sayılı ilamı ile;

(...Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesi uyarınca kamulaştırılmasına karar verilen taşınmaz bedelinin tesbiti ile taşınmazın tapusunun iptali, yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir.

Mahkemece, taşınmaz arsa vasfında kabul edilerek karar verilmiş, hüküm davacı idare vekilince temyiz edilmiştir.

1- Bir taşınmazın arsa sayılabilmesi için değerlendirme tarihinde belediye imar planı içinde olması, değilse belediye veya mücavir alan sınırları dahilinde bulunması ve ayrıca belediye hizmetlerinden yararlanması ve etrafının da meskun olması gerekir. Gebze Belediye Başkanlığından gelen cevabî yazıda taşınmazın belediye sınırları dışında kaldığı belirtilmiştir.

Yukarıda açıklandığı şekilde Belediye İmar Müdürlüğünden belirtilen hususlar araştırılarak,

2- Diğer taraftan Kocaeli Bayındırlık ve İskan Müdürlüğünün cevabî yazısında dava konusu taşınmazın 1/25000 ölçekli Gebze yakın çevre düzeni nazım imar planı içerisinde mevcut sanayi ve depolama alanında kaldığı belirtilmiştir. Bayındırlık ve İskan Müdürlüğünce taşınmazın bulunduğu bölgede 1/1000'lik plan yapılıp yapılmadığı, yapılmışsa Bayındırlık ve İskan Müdürlüğünce yapılan ve Valilikçe onanan imar planının fiilen uygulanıp uygulanmadığı, uygulanmışsa uygulama sonucu oluşan parsellerin imar parselleri olarak tapuya işlenip işlenmediği araştırılarak,

Sonucuna göre taşınmazın arazi vasfında mı ? arsa vasfında mı ? olduğu belirlenip ona göre değerinin tesbit edilmesi gerekirken eksik inceleme ile arsa vasfında kabul edilerek hüküm kurulması,

Doğru görülmemiştir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

TEMYİZ EDEN: Davacı vekili

HUKUK GENEL KURULU KARARI

Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesi uyarınca açılmış kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davasıdır.

Davacı, dava konusu Tavşanlı Köyü, 973, 974, 975 parsel numaralı taşınmazların idarelerince kamulaştırıldığını, bedelde uzlaşmaya varılamadığını beyan ederek, kamulaştırma bedelinin tespitine ve tapu sicil kaydının yol olarak terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Mahkemece; taşınmazların niteliğini arsa olarak saptayan bilirkişi raporlarına itibar edilerek, bilirkişilerce saptanan değer üzerinden davanın kabulüne karar verilmiştir.

Özel Dairece, yukarıda açıklanan nedenlerle araştırmaya yönelik bozmaya sevk edilmiş, mahkemece ilk hükümde direnilmiştir.

Gerek yargılama sırasında, gerekse bozma öncesinde yapılan Özel Dairenin geri çevirme kararı üzerine, araştırılması istenen hususlar araştırılmış ve konu ile ilgili gerekli cevaplar alınmıştır.

Öte taraftan, dava konusu taşınmazın bulunduğu Tavşanlı Köyünde olan ve bu taşınmaza emsal niteliğinde bulunan ve çok yakınında komşu konumunda olduğu saptanan 923, 924, 925, 926, 927 numaralı parseller ile 2423, 983 ve 2408 numaralı parsellerin niteliğinin arsa olarak yargısal kararlarla belirlenerek kesinleştiği anlaşılmıştır.

Hal böyle olunca, gerek mahkemece yapılan araştırma ve gerekse emsal parsellere ilişkin olarak verilen kesinleşmiş kararlar nazara alındığında ve özellikle somut olayın niteliğine göre davaya konu parsellerin vasfının arsa olarak belirlenmesi yönündeki mahkemenin direnme hükmü yerindedir. Ne var ki, mahkemece hükmedilen kamulaştırma bedeline yönelik olarak davacı tarafından ileri sürülen temyiz sebeplerinin incelenmesi için dosyanın Özel Dairesine gönderilmesi gerekir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle mahkemece taşınmazın niteliğini belirlenmesine ilişkin kararı yerinde olmakla birlikte, hükmedilen kamulaştırma bedelinin miktarı yönünden davacı vekilince ileri sürülen temyiz nedenlerinin incelenmesi için dosyanın Yargıtay 5. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 18.04.2007 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları