Mesajı Okuyun
Old 08-05-2013, 08:04   #3
okanakn

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan fountain
Avukalık mesleğindeki dönüşüm ve işçi avukatlık gerçeği, meslektaşlarımızın yaşadığı sorunlarla kendini tekrar tekrar hatırlatmakta. İşçi avukat çalıştıran bürolarda yaşanan keyfi uygulamalar ve hak gaspları her geçen gün daha da artmakta.
Oysa bir kesim avukatın, “avukattan işçi olmaz”, “avukatlık bağımsız bir meslektir” diyerek bağımsızlık vurgusuyla “işçi avukatlık” kavramına karşı çıkması, adliyelerde, bürolarda, icra dairelerinde işvereninden aldığı talimatı yerine getiren, mesaisi, tatilleri hatta öğle yemeği bile işverenin keyfi tutumuna bağlı binlerce avukatın durumunu görmezden geldikleri bir gerçek.
İşçi/bağlı avukatların ve kurumlarda çalışan avukatların hak ve statüleri kanunla düzenlenmeli, işçi/bağlı avukatlar, işveren avukatlar arasında “tip sözleşme” yapılmalı ve bu sözleşmenin iş ilişkisi açısından zorunlu hale getirilmesi, barolarca denetlenmesi sağlanmalıdır.
Meslektaşım haklısınız bu da bir sorun olmakla beraber Avukatlık mesleğinin değersizleştiğini görmemek için ancak kör olmak gerekir. 600 başvuru inanılmaz bir rakam.. tek bir büroya..
En kolay açılabilen fakultedir hukuk fakultesi özel üniversiteler para kazanmanın en kolay yolu olarak görmektedir. Hatta devlet üniversiteleri bile ikinci öğretim adı altında iki kat kontenjan açmaktadır. Bu 600 başvurunun en önemli nedeni budur bence.. 2000 li yılların başında işletme fakultesi mezunu bolluğunun ve hala bu bolluk nedeni ile işsiz işletme mezunlarının durumuna çok yaklaştık.
Buna bir de avukatlık ruhsatının çok kolay alınmasını da eklediğinizde "en kötü Avukat olursun gir hukuk fakultesine" denilen bir meslek halini almıştır.

Hukuğu bitiren "en kötü avukat" olmamalıdır. Muhasebe bölümünü bitirenlerin "en kötü mali müşavir" olmadığı gibi!! Mali Müşavirlik sınavı gerçekten çok zor bir sınavdır.

Burayı okuyan hukuk öğrencisi veya staj yapan arkadaşlarım belki siz zaten ruhsatınızı almışsınız tuzunuz kuru diyebilir. Ama ruhsatı aldıktan sonra çalışan avukat olarak, mağazada çalışandan farklı bir teklif almadıklarında hayal kırıklığına uğradıklarında ne denli önemli olduğunu anlayacaklardır. Veya kendi bürolarını açtıklarında asgari ücret tarifesinden bile altında boşanma davasını alan Avukatların olduğunu görünce "değersizleştirilmiş" bir meslek olduğunu anlayacaklardır.

İcra takip memuru arkadaşlar bazen başvuru yapmaktadır bürolara; yine ve kesinlikle yaptıkları işlere saygım sonsuz olmakla beraber neredeyse Avukat meslektaşlarımdan daha fazla maaş talep etmektedirler. Mesleğin düştüğü durum budur... Gerçekten çok yazık..