Mesajı Okuyun
Old 15-10-2018, 19:45   #2
Admin

 
Varsayılan

BK 583. Maddedeki şartları arabuluculuk anlaşmasına uygulayamayacağınız kanaatindeyim. BK 583. maddedeki düzenlemenin getiriliş sebebi ve amacı serbest iradeleriyle kendi başlarına sözleşmeye yapan iki taraftan birinin diğerini kefalet müessessini tam bilmemesi veya uzun sözleşmelerde sözleşmeyi sonuna kadar okuyamaması nedeniyle zarara uğratma ihtimalini engellemektedir. Bu düzenleme özellikle genel işlem şartı taşıyan sözleşmelerdeki (banka sözleşmeleri, kredi sözleşmeleri vs.) suistimaller sonrası getirilmiş bir kanuni düzenleme.

Arabuluculuk anlaşmasında ise imza aşamasında tarafsız ve bağımsız bir arabulucu söz konusu. Ayrıca arabuluculukta tüm şartların uzun uzadıya tartışılması, konuşulması, pazarlık edilmesi müessesenin tabiatında var. Dolayısıyla bir kişinin diğerini "farkında olmadan" bir sorumluluk altına sokması söz konusu değil, bir kişi arabuluculuk anlaşmasına kefil oluyorsa bu durumun sonuçlarını bilmediği savunması yapması da çok güç.

Bu nedenle de arabuluculuk anlaşması sırasında kefaletin söz konusu olması durumunda BK 583. maddedeki şartların aranması bence beklenemez ve böyle bir yorum arabuluculuk kurumunun işlemesini de ciddi olarak engeller. Nitekim icra edilebilirlik şerhi veren Mahkemede muhtemelen bu gerekçeyle bu yönde karar vermiştir ve bence ihtiyari haciz kararını inceleyecek Mahkemede yine bu yönde hüküm oluşturacaktır.