Mesajı Okuyun
Old 23-03-2007, 00:37   #2
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Sayın dost,

"Mahkeme duvarı gibi" deyimi dilimize boşuna yerleşmedi.

Mahkeme koridorlarında ömür çürüten davacı, davalı, yakınan, şüpheli asiller, tüme yakın oranlarla bir nedenle canları yandığı için orada bekler. Mübaşir seslense de, bir an önce davamız görülse de, burdan çekip gitsek duyguları yaşanır. Yapılan işin, asiller nezdinde eğlenceli bir yanı yoktur. Themis de yanlılığa neden olacak en küçük detayı benimsemeksizin bağlı gözlerle teraziyi tutmasının ötesinde, yüzünde hiç bir duygu barındırmaz (böyle de duygusuz bir iştir yani)

Ama mesleği icra edenler açısından (yani bizler) olaya bakarsanız, zaman zaman tümüyle dramatik bir boşanma davasının orta yerinde, gülmekten katılmamak için kendinizi zorladığınız anlar yaşanabilir. (Tanık çok tuhaf veya absürd bir şey söyleyebilir, heyecanlı bir izleyici olaya hariçten müdahil olabilir, veya her şey olabilir )

Böyle anlarda Mahkemenin saygınlığını zedelemek endişesinden de önce, davası görülen taraflara saygısızlık etmemek amacı esastır.

Özetle, biz buna ciddiyet, asık yüzlülük vb. vb. demeyelim, duygu ifadesi barındırmaktan kaçınmak diyelim. (Ki buna yukarıdakilere benzer nedenlerle, davayı kazandığınızda memnuniyet ya da kaybettiğinizde memnuniyetsizlik ifadelerinden de kaçınmak dahildir.)

Saygılarımla...