Mesajı Okuyun
Old 09-04-2002, 19:29   #21
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Türetmeliyiz...

Sevgili Ahu ve katılımcılar,

Dilin gücünün temelini sözcükler ve söz dizimi kuralları oluşturur. Sözcükler, ana dilin kendine özgü dünya görüşüne, öz, kök ve ses yapısına uygun olmalıdır.
Türetilen bir sözcüğü "yadırgamak" bir "duygudur". Bir süre yadırganabilir. Doğaldır.

Verdiğiniz örnek bağlamında, halk arasında "tapuyu üstüme geçirdim" denir, "mülkiyetini iktisap ettim" denmez.
- Tarla senelerdir benim "elimde" der köylümüz.
-El ... - men = Elmen (elinde bulunduran) (zilyed)
Malik = İye

Halkın dili bizlere dilimizin "köklerini" gösterir. Kökleri türetmek, her bilim dalında, o bilim insanının yapabileceği (yapması gereken)bir iştir. Dilbilimci ancak türetilen sözcüğün dilin yapısına uygun
olup olmadığını inceleyebilir.

Hukuk dilinde arılaştırmaya geçmişte de karşı çıkanlar oldu ve olacaktır. Bu, dil davasına gönül vermiş hukukçuları yıldırmamalı.

"Adalet mülkün temelidir" tümcesini herkes bilir mi ... Bilir sayalım.
Adalet, doğruluk; mülk ise devlet gücü anlamındadır.
Tam çevirisi "devlet (yasama, yargı, yürütme) gücünün temeli doğruluk dürüstlüktür"anlamındadır.
Bir zamanlar bir cumhurbaşkanımızın anladığı gibi "Adalet, yalnızca, vatandaşın mülkünün-evinin-tarlasının korunması" değildir.

Sonsuza göçmüş olan o büyük insan Velidedeoğlu'nun çevirisini yine okuyunuz. Okuyalım.
Türkçenin sesini kuşkusuz duyarız.

Saygı ve sevgi ile
Av. Hulusi Metin (İstanbul Barosu)