Mesajı Okuyun
Old 02-03-2004, 17:50   #1
STARFISH

 
Varsayılan Hakimin Bilirkişi Raporunu Dikkate Almama Takdiri Varmı Dır?

Değerli Hukuk emekçileri ve forumu takip edenler,
Değerli vakitlerinizi almamak için detaylara girmiyorum. Çocuğumla olan kişisel ilişki süresinin azlığından dolayı dava açmıştım. Davayı küçük bir kasabadan il aile mahlemesine intikalini sağladım. Psikolog ve uzman bilirkişi dinlenmesini zorla da olsa hakim kabul etti.Uzman bilirkişi Psikolog oğluma, bana ve eski eşime bir çok test ve karşılıklı görüşmeler yaparak verdiği raporunda baba olarak benim oğlumu psikolojik olarak sağlıklı ve kişisel gelişimi açısından 15 günde bir cumartesi ve pazar yatılı görebileceğimi beyan ederek takdir mahkemenin diyerek mahkemeye raporunu sundu. Ayda sadece 8 saat görüş iznine sahibim. Uzman ayrıca yaz tatilerindede temmuz ve ağustos aylarında 15 gün olmak üzere ( eskisi temmuz ayının tamamı bana aitti) bende kalmasını annenin 1 ay uzun bir zaman süre olmaması konusunda kanatini sundu. Ayrıca Uzman oğlumum benimle mutlaka her ay 15 günde bir cumartesi pazar yatılı kalmasını beyan etti. Yeniden evlenmiş olmam konusundada çocuk için hiç bir sakınca olmadığını beyan etti. Raporda ayrıca benim davranışlar ölçeğinde olumlu ve uyumlu insan olduğumu belirtmiş. Oğlumun bu kesintili ilişkiler yüzündenpsikolojinin bozulacağını ifade etmiş. Oğlumun anne ve babayı aynı derecede gördüğünü ve babasına değer verdiğini ifade etmiş. Bursanın küçük sahil kasabasında görülen bu davada mahkeme hakimi, değil her hafta sonunu ayda bir hafta sonunu bile kabul etmemektedir. Ayrıca karşı tarafında istediği şekilde ya tatilinde 1 aylık süreyi ikiye bölerek onların isteğini kabul etmiş oldu. Oğlum 13 yaşında ve bakıma muhtaç değil. Örnek yargıtay kararları sunmama rağmen ve uzman bilirkişinin raporuna rağmen davayı kaybettim. Sayın hukukçular hakim kendi bildiğini okuyacaksa neden boşuna benden bilirkişi raporunu aldırdı. Hukuk davalarında; Medeni usul hukukunda kişisel çıkarlar ön planda olduğu için taraflar davanın malzemesini ve delilleri mahkeme önüne taşımak zorundadırlar. Tarafların davaya son vermek yetkileri vardır. Tarfların ihtilaf konusu yapmadıkları konuları hakim kendiliğinden araştıramaz, bu maksatla delil ikame edemez, şekli gerçekle yetinilir, hakim adeta hakem konumundadır. Burda sunulan delillere itibar edilmiyor değil mi?
Aile mahkemelerindeki uzman bilirkişiyi neden yeni yasada zorunlu kıldılarda hakim uzmanın raporuna itibar etmiyor. Uzman bilirkişi için bir sürü masraf yaptım. İtibar etmeyecektide neden beni boş yere hem zaman hem de masraf kaybına yol açtırdı. Sevgili hukukçular bu doğru bir karar mıdır? Bunu yargıtaya hatta hakimler yüksek kuruluna kadar götürmek istiyorum. Benim başıma gelen sizlerinde başına gelmemesi için neler yapmam lazım. Uzman kararına itibar etmemek ve ortada bir evladın sağlıklı gelişmesini engelleyen karar çıkartmak ne derece doğrudur. Emeğin ve bilginin paylaşılması adına , Değerli görüşleriniz ve yardımlarınız için teşekkürlerimi bir borç bilirim.
Sevgi ve saygılarımla