Mesajı Okuyun
Old 04-01-2010, 21:06   #142
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Mehmet Saim Dikici
(1) Bir görüş; "Zarı diktiren eş, kocası bunu sormamış olsa bile bunu ona kendiliğinden söylemelidir, konuyu kocasına açmayarak sessiz kalırsa kocasını aldatmış sayılır ve bu durum aldatma nedeniyle iptal davasına nedendir..." der!

(2) Bir başka görüş; "Zarı diktiren eşin kocası, bekaret zarı konusunda ona "bakire misin?" diye sormasına rağmen "evet bakireyim'" demişse, veyahut koca, "ben bakireliği şart görüyorum, bakire olmayan kişiyle evlenmem!" dediği halde ya da "kocanın, bulunduğu sosyal ve kültürel ortamda kadının bakireliği olmazsa olmaz şart olarak kabul görüyorsa..." ve bunu bilerek, kocasından durumu gizlemişse; kocasını aldatmış sayılır ve aldatma nedeniyle iptale neden olur" der.

(3) Bir diğer görüş ise; "Yahu hangi çağda yaşıyorsunuz!? Bekaret zarı önemsizdir ve bir vasıf değildir, olsa da olur olmasa da olur! Esasen "olmasa da olacak" şeyin gizlenmesi, aldatması da olmaz!" demek istese de bunu asla dile getirmez!


Sayın Dikici,

Ben yukarıda üç seçenek halinde sıraladıklarınıza benzer bir cümle sarfetmedim. Onlarca mesaj yazıp, demek istediğimi dile getirememişim demek ki...

Söylediklerim özet halinde aşağıdaki gibi:

-Artık yasalarımızda "Bekaret" diye bir kavram yoktur.

-Yine artık yasalarımızda, "Bakire mi, değil mi tartışması" yoktur (Biz burada yapaduralım!).

-Yine yasalarımızda artık, Genç kız-Kadın ayrımı YOKTUR. Yasa nezdinde tamamı KADIN'dır. (Anlamı çok açık aslında)

-TCK da dahi, bekaretin izalesi diye bir kavram da artık olmadığı için, "Ruh ve beden tamlığı" ndan ne anlaşılması gerektiği üzerine adli tıpımız bocalamaktadır! Beden tamlığını ihlal ettiğine yönelik raporların tartışma konusu olması nedeniyle, "Ruh tamlığının" zarar görmesi kavramı içinde değerlendirmeye çalışmakta, ancak açıklamakta zorlanmaktadır!

-TMK da kadının bakire olmayışını boşanma nedeni sayan bir hüküm YOKTUR.

-TMK da kadının bakire olmamasını evliliğin iptali nedeni sayan bir hüküm YOKTUR.

-Evlilik iptali sayıldığı yegane içtihattan, Yüksek Yargı dönmüş, kararını düzeltmiştir.

-Kızlık zarının diktirilmesini, eşin aldatılması , dolayısıyla evliliğin iptali sayabilmek için, öncelikle bekaretin kadında aranması gereken bir vasıf olup, olmadığının tespiti gerekir.

-Bekaret aranabilecek bir vasıf değil ise, diktirilmesi-diktirilmemesi-vardır-yoktur denmesi, sonuca etkili değildir. Çünkü artık yasa, BEKARET adlı bir kavramı TANIMAMAKTADIR.

Varsın yasa tanımasın, bizce bekaret vasıftır, üzerine yalan söylenmesi, tıbbi müdahale ile varmış gibi gösterilmesi bizce aldatılmadır demeye devam ediliyor forumda.

Yokta noksan aranılmaz dedik ama, bunu 4. görüşe eklemeyi unutmuşsunuz

Saygılarımla...