Mesajı Okuyun
Old 27-01-2007, 12:18   #23
Ayşegül Kanat

 
Varsayılan

Ruhat Mengi'nin Yazısı:http://www7.vatanim.com.tr/root.vata...goryid=4&wid=4


Alçaklar!




Gaziantep’te üç rezil kapkaççı kendilerine direnen 20 yaşında, evli ve bir çocuk annesi gencecik kadını arabayla kaçırıp uyuşturucu da alarak defalarca tecavüz etmiş ve yaralı vaziyette bir tarlaya atıp kaçmışlar.

Zavallı kadın çocuğu ve eşiyle yaşamına devam etmeyi başarabilse bile yaşadığı sürece bu alçak, vahşi, insanlık dışı saldırının etkisinden kendini bir an bile kurtaramayacaktır.

Dün son günlerin “adaletsiz ceza” olaylarını yazarken eksik yazmışım. Güldünya’yı “töre” diyerek öldüren kardeşleri de, annesi ile birlikte kaçırılan ve tecavüz edildikten sonra öldürülen “Serpil öğretmen”in 4 katili de, Galatasaray Üniversitesi’nde pırıl pırıl bir öğrenci olan Begüm’ün katili MAGANDA da hak ettiklerinden çok daha hafif cezalarla kurtuldular.

Bazı hukukçular “ceza suçluların uslandırılması ve topluma kazandırılması için verilir” görüşünü tekrarlayıp duruyorlar ama bu görüş Türkiye’de fazlasıyla abartıldı. Ceza aynı zamanda ve öncelikli olarak olayın mağdurları (eğer hayatta kalma şansını yakalamışlarsa) ile onların yakınlarının, sonra da toplumun vicdanını rahatlatmak ve diğer suça meyilli olanlara da suçun karşılığında başına ne geleceğini göstermek için verilir.

SUÇLUYORUZ!
Türkiye’de bu yok. Sonunda bin türlü indirimden yararlanacağını, içerde diğer mahkumlarla toplu halde çay, kahve, sigara içerek ve meslek kazanarak kısa sürede tekrar çıkacağını bilenler de rahatça insanların, ailelerin hayatını karartıyor, gençlere acımasızca tecavüz ediyor, öldürüyor, her türlü felaketi uyguluyorlar.

Polis bile bu nedenle can güvenliğinin, meslek saygınlığının kaybolduğunu, suçluyu “tekrar bırakılacağını bile bile” yakalamak istemediğini söylüyorsa gerisini siz düşünün, biz düşünelim.

Ama hukukçular ve suçluları; topluma yaratacakları tehlikeyi umursamadan “iyi hal indirimi” vs. ile ellerinden gelen iyiliği (!) yaparak salıveren hakimler düşünmesin.

Toplum onları suçluyor, hepimiz suçluyoruz bilmiş olsunlar.

Şimdi efendim düğün, nişan gibi toplantılara silahla gidenlere hapis cezası verilecekmiş.

Her yerde silah taşımayı (hayati tehlikesi olan kişiler dışında) neden yasaklamıyorlar, çok ağır cezalar getirmiyorlar? Herkesin uluorta elinde belinde silahla dolaşmasına neden izin veriliyor?

Tecavüz, cinayet gibi ağır suçlardan hüküm giyenleri diğer mahkumlardan ayırıp neden en azından tek başına hücre hapsi vermiyorlar?

20 yaşındaki tecavüz mağduru genç ANNEnin, Güldünya’nın, Serpil öğretmen ve Begüm’ün vahşice tecavüz veya öldürülmesinin (ya da her ikisi birden) karşılığı bunu yapanların “uslanması” mıdır sadece? Biraz vicdan, biraz insaf istiyoruz!

(Not: Şimdi cezaları arttıracaklarmış, tüm indirimleri kaldırsalar o da yeter.)