Mesajı Okuyun
Old 16-10-2009, 11:00   #7
Av.Feridun Yurtsever

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Taner BAŞ
Sayın Hades ile aynı görüşü paylaştığım ve görüşünü desteklediğim için ben bir ekleme yapacağım izninizle;

T.C.
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
E. 2002/2394
K. 2002/2689
T. 21.3.2002
• İTİRAZIN İPTALİ ( Davacı Sulama Birliğinin Davalının Tarlasını Sulamasından Doğan Alacak İçin Yapılan Takibe Vaki İtirazı )
• SULAMA BİRLİĞİ ALACAĞI ( 6183 Sayılı Kanun Uyarınca Ödeme Emri Çıkartıp Alacağın Tahsili Yoluna Gidilmesi )
• ALACAĞIN TAHSİLİ ( Sulama Birliğinin 6183 Sayılı Kanun Uyarınca Ödeme Emri Çıkartıp Alacağın Tahsili Yoluna Gidilmesi )
1086/m.7
6183/m.1
ÖZET : Davacı Sulama Birliğinin 6183 s. AATUHK. uyarınca ödeme emri çıkartıp alacağının tahsili yoluna gitmesi gerekirken, özel hukuk hükümlerine tabi bir alacakmış gibi mahkemeye başvurması durumunda alacağın niteliği değişmeyeceğinden böyle bir başvuruyu Adli mahkemenin usul yönünden reddetmesi gerekirken, alacağın kabulüne karar verilmesi hatalıdır.
DAVA : Dava dilekçesinde 305.712.000 lira alacağa vaki itirazın iptali, %40 tazminatın masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü :
KARAR : Davalı Sulama Birliği davalının tarlasını sulamasından doğan alacak için yapılan takibe vaki itirazın iptalini dava etmiştir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Yüreğir Akarsu Sulanma Birliği Tüzüğünün 18. maddesi gereğince Birliğin gelirlerinin tahsilinde 6183 sayılı Amme Alacakları Tahsil Usulü Hakkındaki kanun hükümleri uygulanır.
Davacının 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun uyarınca ödeme emri çıkartıp alacağının tahsili yoluna gitmesi gerekirken bu yola başvurmayıp özel hukuk hükümlerine tabi bir alacakmış gibi mahkemeye başvurması durumunda; alacağın niteliği değişmeyeceğinden böyle bir başvuruyu Adli mahkemenin HMUK.nun 7. maddesi gereğince usul yönünden reddetmesi gerekirken alacağın davanın esası incelenip kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine 21.3.2002 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın Baş, karar tarihi 2002 ve fakat 5355 sayılı Mahalli İdare Birlikleri kanununun kabul tarihi 26/05/2005'dir. Yani Sulama Birlikleri bu kanundan sonra tüzükleri doğrultusunda hareket etmektedir.