Mesajı Okuyun
Old 17-04-2007, 13:51   #3
tiyerianri

 
Varsayılan

Sayın Demet; geçenlerde gazetelere de akseden bir olay vardı.Aldığı damacana suyun için sakız olan tüketici damacanayı açmıyor suyu stan firmayı dava ediyor ve manevi tazminat da talep ediyor.Ancak mahkeme damacanayı açmamışsın manevi bir zarar oluşmamıştır diyerek davayı reddediyor.Kuvvetle muhtemel ki; siz de manevi tazminat talep etseniz unsurları oluşmamıştır diyerek mahkeme kabul etmeyebilir.Ancak ilaçtan beklenen faydanın sağlanamaması ve geç sağlanması iddiası bence manevi tazminat talebinize temel teşkil edebilir.Size yardımcı olur mu bilmem ama iki tane yargıtay kararı da ekliyorum kolay gelsin.
T.C.
YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ
E. 1995/2380
K. 1995/2554
T. 16.3.1995
• TAZMİNAT DAVASI ( Ayıplı Mal Satışı Nedeniyle )
• AYIBA KARŞI TEKEFFÜL ( Alıcının İsterse Satımın Feshini Dilerse Satış Parasında İndirim Yapılmasını İsteyebilmesi )
• AYIPLI MAL SATIŞI ( Ayıba Karşı Tekeffül Durumunda Alıcının İsterse Satımın Feshini Dilerse Satış Parasında İndirim Yapılmasını İsteyebilmesi )
818/m.81, 202, 203
ÖZET : Ayıba karşı tekeffülden alıcı yararına bazı haklar doğar. O, dilerse satımın feshini, dilerse satış parasında indirim yapılmasını talep edebilir. Yahut da misli eşya satımında satılanın ayıptan ari misli ile değiştirilmesini isteyebilir. Taraflar çıkacak ayıbın satıcı tarafından giderilmesi hususunda ayrıca anlaşmış olmadıkça, alıcı şeyin satıcı tarafından tamirini isteyemez. Diğer taraftan, satıcı da ayıpları gidermeyi teklif ederek alıcının seçimlik haklarını kullanmasına engel olamaz.
DAVA : Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR : Davacı, davalı şirketten satın aldığı yatağın yaylarının vücuda batarak ayıplı çıkması üzerine davalıya bildirdiğini ve değiştirildiğini fakat aynı problemin değiştirilen yataklarda tesbit edildiğini öne sürerek, ödediği 1.750.000 TL.nın 4.1.1993 tarihinden itibaren yürütülecek yasal faizi ile birlikte tahsiline ayrıca 5.000.000 manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, satım konusu yaptığı normalin üstünde bir ağırlık yükleyerek kusurlu şekilde davacının kullandığını, fark ödemesi koşuluyla mekan- özel cinsi yatağı vermeyi teklif ettikleri halde kabul edilmediğini, manevi tazminatı gerektirir bir olgunun gerçekleşmediğini, ayrıca davanın yetkili mahkemede açılmadığını savunmuş davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, kararın kesinleşmesinden itibaren 20 gün içinde yataktaki ayıp giderilmediği takdirde ayıbın giderilmesi karşılığı 570.000 TL.nın davalıdan alınmasına manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.
Hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının ve davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Bir davada ileri sürülen maddi olguların hukuki nitelendirmesini yapmak, uygulanacak yasa maddelerini bulmak ve uygulamak hakimin doğrudan görevidir. ( H.U.M.K. Md. 76 )
Satım konusu mekan yatak ile daha sonra değiştirilen yatağın ayıplı olduğu dosyadaki bilgi ve belgelerle anlaşılmıştır. Kaldı ki Mahkemenin kabulü de bu doğrultudadır. O nedenle ayıba karşı tekeffülün şartları gerçekleştiğinin kabulü zorunludur.
Ayıba karşı tekeffülden alıcı yararına bazı haklar doğar. ( BK. Md. 202 ) O, dilerse satımın feshini, dilerse satış parasında indirim yapılmasını talep edebilir. Yahut da misli eşya satımında satılanın ayıptan ari misli ile değiştirilmesini isteyebilir. ( BK. Md. 203 ) Taraflar çıkacak ayıbın satıcı tarafından giderilmesi hususunda ayrıca anlaşmış olmadıkça, alıcı şeyin satıcı tarafından tamirini isteyemez. Diğer taraftan, satıcı da ayıpları gidermeyi teklif ederek alıcının seçimlik haklarını kullanmasına engel olamaz. Meğer ki ayıbın giderilmesi önerisinin reddolunması hakkın kötüye kullanılmasını teşkil etmesin. Çıkan ayıbın satıcı tarafından giderilmesi hususunda tarafların ayrıca anlaştıkları iddia ve ispat edilmemiştir. O nedenle Mahkemece ayıbın giderilmesine yönelik parasal karşılığa hükmedilmesi isabetsizdir. Davacı ödediği semenin iadesini talep etmekle akdin feshini de istemiş sayılır. Satım konusu olan yatak fesih dolayısıyla geri verilirken, bu geri verme ile semenin geri verilmesi aynı zamanda, karşılıklı olarak gerçekleştirilir. ( BK. Md. 81 )
Açıklanan yasal kurallar altında dava edilen semenin iadesine karar verilmesi gerekirken hukuki nitelendirmede ve yasa maddelerini uygulamakta hataya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması usule ve yasaya aykırıdır. Bozma nedenidir.
3- Davalının avukatlık ücretine yönelik diğer temyiz itirazları bozma nedenine göre incelenmemiştir.
SONUÇ : Birinci bent gereğince her iki tarafın diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bent uyarınca mahkeme kararının davacı yararına BOZULMASINA, üçüncü bentte açıklanan nedenle davalının diğer temyiz itirazının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 16.3.1995 gününde oybirliğiyle karar verildi.


T.C.
YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ
E. 1995/2380
K. 1995/2554
T. 16.3.1995
• TAZMİNAT DAVASI ( Ayıplı Mal Satışı Nedeniyle )
• AYIBA KARŞI TEKEFFÜL ( Alıcının İsterse Satımın Feshini Dilerse Satış Parasında İndirim Yapılmasını İsteyebilmesi )
• AYIPLI MAL SATIŞI ( Ayıba Karşı Tekeffül Durumunda Alıcının İsterse Satımın Feshini Dilerse Satış Parasında İndirim Yapılmasını İsteyebilmesi )
818/m.81, 202, 203
ÖZET : Ayıba karşı tekeffülden alıcı yararına bazı haklar doğar. O, dilerse satımın feshini, dilerse satış parasında indirim yapılmasını talep edebilir. Yahut da misli eşya satımında satılanın ayıptan ari misli ile değiştirilmesini isteyebilir. Taraflar çıkacak ayıbın satıcı tarafından giderilmesi hususunda ayrıca anlaşmış olmadıkça, alıcı şeyin satıcı tarafından tamirini isteyemez. Diğer taraftan, satıcı da ayıpları gidermeyi teklif ederek alıcının seçimlik haklarını kullanmasına engel olamaz.
DAVA : Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR : Davacı, davalı şirketten satın aldığı yatağın yaylarının vücuda batarak ayıplı çıkması üzerine davalıya bildirdiğini ve değiştirildiğini fakat aynı problemin değiştirilen yataklarda tesbit edildiğini öne sürerek, ödediği 1.750.000 TL.nın 4.1.1993 tarihinden itibaren yürütülecek yasal faizi ile birlikte tahsiline ayrıca 5.000.000 manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, satım konusu yaptığı normalin üstünde bir ağırlık yükleyerek kusurlu şekilde davacının kullandığını, fark ödemesi koşuluyla mekan- özel cinsi yatağı vermeyi teklif ettikleri halde kabul edilmediğini, manevi tazminatı gerektirir bir olgunun gerçekleşmediğini, ayrıca davanın yetkili mahkemede açılmadığını savunmuş davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, kararın kesinleşmesinden itibaren 20 gün içinde yataktaki ayıp giderilmediği takdirde ayıbın giderilmesi karşılığı 570.000 TL.nın davalıdan alınmasına manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.
Hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının ve davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Bir davada ileri sürülen maddi olguların hukuki nitelendirmesini yapmak, uygulanacak yasa maddelerini bulmak ve uygulamak hakimin doğrudan görevidir. ( H.U.M.K. Md. 76 )
Satım konusu mekan yatak ile daha sonra değiştirilen yatağın ayıplı olduğu dosyadaki bilgi ve belgelerle anlaşılmıştır. Kaldı ki Mahkemenin kabulü de bu doğrultudadır. O nedenle ayıba karşı tekeffülün şartları gerçekleştiğinin kabulü zorunludur.
Ayıba karşı tekeffülden alıcı yararına bazı haklar doğar. ( BK. Md. 202 ) O, dilerse satımın feshini, dilerse satış parasında indirim yapılmasını talep edebilir. Yahut da misli eşya satımında satılanın ayıptan ari misli ile değiştirilmesini isteyebilir. ( BK. Md. 203 ) Taraflar çıkacak ayıbın satıcı tarafından giderilmesi hususunda ayrıca anlaşmış olmadıkça, alıcı şeyin satıcı tarafından tamirini isteyemez. Diğer taraftan, satıcı da ayıpları gidermeyi teklif ederek alıcının seçimlik haklarını kullanmasına engel olamaz. Meğer ki ayıbın giderilmesi önerisinin reddolunması hakkın kötüye kullanılmasını teşkil etmesin. Çıkan ayıbın satıcı tarafından giderilmesi hususunda tarafların ayrıca anlaştıkları iddia ve ispat edilmemiştir. O nedenle Mahkemece ayıbın giderilmesine yönelik parasal karşılığa hükmedilmesi isabetsizdir. Davacı ödediği semenin iadesini talep etmekle akdin feshini de istemiş sayılır. Satım konusu olan yatak fesih dolayısıyla geri verilirken, bu geri verme ile semenin geri verilmesi aynı zamanda, karşılıklı olarak gerçekleştirilir. ( BK. Md. 81 )
Açıklanan yasal kurallar altında dava edilen semenin iadesine karar verilmesi gerekirken hukuki nitelendirmede ve yasa maddelerini uygulamakta hataya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması usule ve yasaya aykırıdır. Bozma nedenidir.
3- Davalının avukatlık ücretine yönelik diğer temyiz itirazları bozma nedenine göre incelenmemiştir.
SONUÇ : Birinci bent gereğince her iki tarafın diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bent uyarınca mahkeme kararının davacı yararına BOZULMASINA, üçüncü bentte açıklanan nedenle davalının diğer temyiz itirazının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 16.3.1995 gününde oybirliğiyle karar verildi.