Çaresizlik, parasızlık gibi sözleri fazla "arabesk" hatta duygu sömürüsü olarak görüyorum. Bu meslek, işine esnaf zihniyetinde bakanlar, komisyoncu edasıyla ifa edenler, "iş takipçisi" zihniyetiyle icra edenler yüzünden günden güne erozyona uğruyor, avukatların güvenirliği, saygınlığı gün geçtikçe azalıyor. Hiçbir çaresizlik, bunun bahanesi olamaz. Anadolu'da "ekmek yediği kaba tükürmek" diye bir deyim vardır; pazarda limon satar gibi, "fotokopi çekilir" şeklindeki kırtasiye yazıları gibi, kendi aldığı eğitimi, kişisel birikimlerini "fotokopi çekmek" kadar basit gören meslektaşların yaptığı da, "ekmek yediği kaba tükürmek"ten farklı birşey olmasa gerek... Avukatlık mesleğini bu denli küçültmeye ve basitleştirmeye kimsenin hakkı yoktur. Sözkonusu yazı "reklam yasağına aykırılık" değil sadece bana göre, "meslek onuruna yakışmayan davranış" niteliğinde...

P.S. Tuzum kuru sanmayınız, 5 yıl başka bir büroda çalıştıktan sonra büromu yeni açtım.