Mesajı Okuyun
Old 28-12-2006, 21:05   #7
KocherO

 
Varsayılan

Aşk öldürüyor!


HASAN GÜNEŞ -ANF

AMSTERDAM (23.12.2006)- İngiltere'de yapılan bir araştırmaya göre aşk acısının yarattığı gerilimin insanı öldürebileceğini ortaya koydu. İki bin kişinin farklı duygusal koşullar altında incelendiği araştırmaya göre, yolunda gitmeyen ilişkilerin hasta ediyor.

Yürek acısının yarattığı sızı insanları öldürüyor. Kırık bir yürek, gerçekten de insanı öldürebilir mi? Dünya üzerindeki tüm kalp uzmanları, ölümcül olabilen kalp hastalığının bildiğimiz -yağlı yemek, sigara vs- nedenlerinin dışındaki bir noktaya dikkat çekiyorlar.

AŞKTA HÜSRAN ÖLÜME KADAR GİDİYOR

İngiltere'de bilimadamlarının yaptığı araştırmaya göre özellikle aşkta hüsranın ve yürek acısının yarattığı duygusal çöküş, kalp hastalıkları ve kimi başka rahatsızlıkları körükleyebiliyor. Uzmanlar yürek acısının kimi zaman ölüme bile neden olabildiğini söylüyorlar.

Merkezi Londra'da bulunan Ulusal Kalp ve Akciğer Enstitüsü araştırmasında, "Kırık bir yürek ölüme neden olabilir mi sorusuna basit bir yanıt vermek gerekiyorsa, bunun yanıtı görünüşe bakılırsa evet olacaktır" diyor. Enstitü, bu yanıtın sonuçlarını iki bin kişi üzerinde yapılan bir araştırmaya dayandırdığına dikkat çekiyor.

İki bin kişinin farklı duygusal koşullar altında incelendiği araştırmaya göre yürek acısı çekenler yalnızca kalple ilgili sorunlar yaşamakla da kalmayıp, mide ve bağırsak rahatsızlıklarından kas sorunlarına uzanan çeşitli bozukluklara da yakalanıyorlar.

BUNALIMA GİRİYOR, KENDİNİ İÇKİYE VERİYOR

Enstitü'nün incelemeye aldığı kişilerin özellikle, kişi sevip bel bağladığı birini yitirdiğinde yaşamının altüst olduğu ve birçok sıkıntıyla karşılaştığına dikkat çekiyor. Araştırmada özellikle sevdiğinin desteğinden yoksun kalan kişi bunalıma girdiği, kendini içkiye verdiğine dikkat çekiliyor.

Şimdiye kadar yapılan tüm araştırmalar kalpleri kırılan insanlarda ölüm riskinin çok daha yüksek olduğunu ortaya koyuyor. Bu araştırmalardan ilki 1969 yılında "British Medical Journal" adlı dergide yayımlanan, yaşları 55 ya da üzerinde olan 4500 dul kadının dokuz yıl boyunca izlendikleri bir araştırmaydı.

İLK ALTI AY İÇİNDE ÖLÜM RİSKİ YÜKSEK

Sözkonusu araştırmanın sonucunda sevdiklerinden ayrı kalan deneklerin ilk altı ay içindeki ölüm riskinin beklendiğinden yüzde 40 daha yüksek olduğu ve zamanla giderek azaldığına tanık olunmaktaydı. Bu kişilerde en yaygın görülen ölüm nedeninin kalp krizi olması, ölüme yol açan şeyin gerçekten de yürekle ilintili bir sorundan kaynaklandığını gözler önüne seriyordu. Bulgular kırık kalp öyküsüne destek veriyordu.

1996 yılında yayımlanan daha geniş kapsamlı bir araştırma da bir önceki sonuçları doğruladı. Yaşları 35 ile 84 arasında değişen bir buçuk milyon denek üzerinde yapılan bu araştırmada ise eşlerini yitiren kişilerin ölüm riskinin ilk altı ay içinde yüzde 20 ile 35 oranında yükseldiği görüldü. Ayrıca bu kişilerin kaza, şiddet ya da alkole bağlı nedenlerle yaşamlarını yitirme olasılığının da yaklaşık yüzde 100 oranında bir artış gösterdiğine ve bu gibi durumlarda ölenlerin çoğunluğunu erkeklerin oluşturduğu görüldü.

YOLUNDA GİDEN İLİŞKİLER KALP ÜZERİNDE POZİTİF ETKİ YAPIYOR

Yine İsveçli uzmanlar tarafından yapılan bir araştırmada da, aşk ve yolunda giden sosyal ilişkilerin kalp üzerinde pozitif bir etki yaptığı kanıtlandı. İlişkilerin, çiftlerdeki kalp hastalığı üzerindeki etkisini araştıran İsviçreli tıp uzmanları, aşkın ve karşılıklı desteğin hastalığın seyri üzerinde de olumlu bir etki yaptığına dikkat çektiler. Bu bulguyu destekleyen Danimarkalı bilim adamları ise bekârlardaki ani kalp hastalıklarına bağlı ölüm riskinin dört misli fazla olduğunu açıkladılar.

Danimarkalı tıp uzmanı Kirsten Melgaard Nielsen'e göreyse çocuksuz evde yaşayanlar da risk altında. Sonuç, Aarhus kentinde yaşayan ve ilk belirtilerin çıkmasından 24 saat sonra kalpten ölen 30-60 yaş arası kişilerin yaşam biçimlerinin incelenmesine dayanan araştırmayla elde edildi.

Bu gruptaki insanların yüzde 14,9'unda kalp hastalığına bağlı ani ölüm teşhis edilmişti. Araştırmacılar ayrıca yalnız yaşayanların sigara ve alkol kullanmaya ve şişmanlamaya daha meyilli olduklarını, bekarların doktora daha ender göründüklerini ve acil durumlarda da yardım isteyecek durumda olmadıklarını söylüyorlar.

KARŞILIKLI SEVGİ VE DAYANIŞMA

Kalp hastalığı ve memnun edici sosyal ilişkiler arasındaki bağlantıyı araştıran İsviçreli araştırmacılar, çiftlerden birinin kalp hastası olduğu ikili ilişkileri inceleyerek şu sonuca vardılar: Bir ilişkinin iyi işlemesi ve sosyal bağlar kalp hastası kişiyi hissettiren önemli faktörler. Ve bir noktada tüm çiftler aynı. Bir ilişkide karşılıklı sevgi ve dayanışma varsa, hastalıkla başa çıkmak kolaylaşıyor hatta hastalığın seyri bile yavaşlamakta.