tartışmayı genel hatlarıyla gözden geçirip naçizane fikirlerimi sunuyorum;
bildiğiniz üzre anayasa hukukunda anayasal sistemler katı,esnek ve yarı esnek olarak sınıflandırılırlar.
bizim anayasal sistemimizde 4. madde ve 175. madde bizim anayasamızın yarı esnek bir sınıfta olduğunu hatta 175. maddede ki nisaplara bakarsak katıya daha yakın olduğu gösterir.
eğerki 4. madde ilk 3 madde dışında kendini de bir korumaya tabi tutsaydı anayasamıza katı anayasa demek zorunluğunda kalacaktık.bence kurucu iktidarın bu hükmü bu şekilde bırakma nedenleri arasında bu sebep de bulunmaktadır.
anayasayı yorumlarken ve anlarken başlangıç metni de dahil olmak üzere bir bütün olarak incelemek gerekmektedir.bu sebeple ilk 3 maddeyi korumak görevi sadece 4. maddeye ait olmadığı gibi bunların değişmesi için ortadan kaldırılması gereken tek madde de 4. madde değildir.
şöyle ki 4. maddenin değiştirilerek ya da kaldırılarak yapılacak bir anayasal düzenleme anayasal ahlaka aykırı olacağı gibi siyasi teammüle de uymayacaktır.
ayrıca anayasayı düzenleyecek değiştirecek olan yasama organı göreve başlamadan any. md.80deki şekliyle yemin etmekte ve hukukun ve anayasanın üstünlüğünü kabul etmektedirler.
bahsedildiği şekilde yapılacak bir düzenleme bu yeminle uyuşamaz çünkü kanunu dolanmak suretiyle hukukun ve anayasanın üstünlüğünü gözardı edilecektir.
bu sebeple mevcut anayasal sistemde 175. md.ye göre 4. mdyi değiştirip ilk 3 maddeye tesir etmek mümkün değildir.
her siyasi iktidar ve sistem kendi devamlılığı için bir takım önlemler ve koruma yöntemleri kullanmaktadır.4. madde de bu sebeple varlığını anayasal sistemimizde sürdürmektedir.fakat sayın hocam prof.dr.ibrahim ö. kaboğlu'nun da dediği gibi bir parkta çimli alanları korumak için çit çekilmiş ve çimlere basmayınız yazılmış olabilir ama o parkın görevlileri çimleri sulamak için bu yasağı gözardı edebilirler.bunu 175. mdede olduğu şekliyle bu anayasada yapamayız belki ama sistemde köklü değişiklikler gerektiği de aşikardır.