Mesajı Okuyun
Old 01-04-2002, 00:48   #2
seyyah

 
Varsayılan mahkemelerin zor kullanma yetkisi

merhaba,
evet, genel uygulamada, keşif gerektiren işlerde, örneğin delil tesbiti amacıyla keşif yapılmasında yahut açılmış bir davada mahallen yapılan keşif sırasında, tesbitin yahut keşfin yapılmasına engel olan yahut buna kalkışan kişilerle ilgili mahkemelerin yahut hakimlerin pasif bir tavır izledikleri somut bir olgudur. bu durum istisnai olarak kişisel olmakla birlikte genellikle konuyla ilgili doğrudan ve açık bir hüküm bulunmayışından kaynaklanmaktadır. ancak, hukuk usulünde kıyas yasağı bulunmamakta olup böyle bir durum ile karşılaşıldığında usul kanunumuzun 150 ve 78. maddelerinin tatbiki mümkündür ve uygulamada örnekleri vardır. keza, keşfin selameti açısından savcılık makamı aracılığıyla kolluk güçlerinden yararlanmak da mümkün ve yasal olup yine uygulamada örnekleri sıklıkla görülebilir. ancak, hakimin keşif yaparken kilitli kapıları zorla açtırmak, yahut bu şekilde bir pasif tavır sergileyenleri kolluk güçleriyle enterne etmek gibi bir durum içerisinde olmaması gerektiğini düşünüyorum. hakim, hakimliğini unutmamalı, özellikle mahkemenin yüceliğine gölge düşürecek, onu zor kullanma yetkisini haiz kolluk güçleriyle eşit görünüme sokacak hal ve davranışlardan sakınmalıdır. tabii, sayın duygulunun mail grubundaki yazısında bahsettiği hususlar doğru ise oradaki hakimin tutumunu benimsemek mümkün değildir. hakim bu gibi durumlarda, oraya geliş nedenlerini mübaşir vasıtasıyla açıklamalı, ondan sonra uygulamaya geçmelidir. ancak uygulama yapılmasına herhangi bir engel çıkarılıyorsa ve özellikle kolluk güçleri yanında değilse, tutanağa olan biteni yazdırıp ilgilinin kimliğini saptadıktan sonra keyfiyeti bir yazıyla savcılığa bildirmeli ve bilahara 150. madde hükmünün gereğini yerine getirmelidir diye düşünmekteyim.
saygılarımla.