Mesajı Okuyun
Old 03-11-2008, 01:38   #37
Gülümse

 
Varsayılan

Bu pazar çalışmak yerine kızımla birlikte önce aile dostlarımızdan birini ziyaret ettik ardından önceden ayırttığımız biletleri almak üzere sinemada kendimizi bulduk. Gireceğimiz filme iki saat kaldığında bir kafede oturup kızımla ipotlarımızda müziğimizi dinleyip bir yandan çantalarımıza koyduğumuz kitapları okumaya başladık.

Tam o sırada telefonum çaldı. Son zamanlarda birlikte çalıştığımız dünya şekeri senarist arkadaşım aradı. Ona gönderdiğim yazıları taşınırken kaybetmiş yenileri istiyormuş. Neler yaptığımızı sordu.
Bekliyoruz dedim. Mustafa filmine gireceğiz. O daha gitmemiş, uzun uzun film hakkında çıkan eleştirileri ve tarihçilerin köşe yazarlarının neler yazdıklarını anlattı. Ardından kızım ile beklerken kitap okuyoruz dedim. Ben Buket Uzuner'in İstanbullu'sunu kızım da farklı bir kitabı okuyordu.. Kitaplardan bahsettik.
Genç arkadaş peki "Onbir" i okudunuz mu ? dedi...

Bir an duraladım. Onbir mi ? Kekeledim "muhakkak okuyacağım... "Sonra kendimi toparladım. "Pardon" dedim, gözüm biraz ötede duran kitapçıya gitti. Hemen gidip bir tane kendime alayım diye düşündüm ve konuşmaya devam ettim. "On bir diye bir kitap çıktığını ilk defa duyuyorum şimdi gidip bir tane satın alacağım"

Bu sefer genç arkadaşım şaşırdı. "Satın mı alacaksınız?"... "Ama ben Onbirinci bölümden bahsediyorum". Başladık gülmeye... Kafam o kadar yorulmuş ki, bir saat önce bana gönderdiği okumam gerken 11. Bölüm senaryosunu, "Onbir" adlı bir roman zannetmiştim.

Not: Aslında Onbir ilginç bir kitap ismi olabilir ne dersiniz?