Mesajı Okuyun
Old 12-11-2008, 13:12   #8
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
E. 1989/2177
K. 1989/2968
T. 18.5.1989


KARAR : Menfi tesbit davası açan davacı, dava dışı anonim şirketin yönetim kurulu üyesi ve kurucu üyesi bulunmaktadır. TTK. 336. maddesi hükmüne göre ilk olarak şirket namına yapmış olduğu işlemden şahsen sorumlu tutulamaz ise de, bahsi geçen maddede gösterilen istisnai hallerde pay sahiplerine ve şirket alacaklılarına karşı sorumlu olur. Olayda, kurulan A.Ş.'in kanunen gerekli defterlerinin bulunmadığı, organlarının seçimi ve diğer yönlerden lüzumlu işlemlerin yapılmamış olduğu ve devre mülk temini yönünden hiçbir faaliyette de bulunmadığı anlaşılmaktadır. Şirketin aleyhine icra takibi yapan davalı, şirket ile birlikte kendisini dolandırdıkları iddiası ile yönetim kurul üyesi davacı hakkında da icra takibi yapmıştır. Davalı alacaklı kurucu ve yönetici olan davacının şirket ile birlikte haksız fiil ika ettiği iddiasına dayanmaktadır. Bu durumda mahkemece, davalının şikayeti üzerine Ticaret Bakanlığı müfettişi tarafından düzenlenen fezleke ve buna ait evrak, bu tahkikat sonucu C. Savcılığınca bir inceleme yapılmış ise onunla ilgili belgeler, şirketin kuruluşundan sonraki faaliyeti ve durumu davalının haksız fiil iddiası ile ilgili olarak göstereceği deliller gözönünde tutularak kurucu üye ve yönetim kurulu üyesi olan davacının, kişilerden para toplanması ve karşılığında hiçbir işlem yapılmaması şeklindeki davranışının bir haksız fiil ve aldatmaca teşkil edip etmediği saptanarak sonucuna göre bir karar verilmek gerekirken şekle bağlı bir görüş ile menfi tesbit davasının kabul edilmesi doğru bulunmadığından hükmün davalı yararına bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulüyle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ( ... ) 18.5.1989 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.