Mesajı Okuyun
Old 09-03-2007, 17:40   #8
Hekimbaşı

 
Varsayılan

Sn.ragıp,

Mithos + Logos = Kutsal nesnelerle, onlara ilişkin efsanelerle ilgili bilim olarak algılanıyor. Aslına bakarsanız tipik bir bilim değil, haklısınız. Çünkü bilimde görmeye alışkın olduğumuz, ölçme, biçme, tahmin, deneme, değerlendirme unsurlarından yoksun; sadece toplumlar arasında karşılaştırma mümkün. Ama kendine özgü bir logos' u var; geçmişin çok tanrılı inançlarının kurgusu ve mantığıyla ilgileniyor çünkü. Babil' in tanrılarını çözümlemeden Hititleri, Helen uygarlığını; onlar olmadan da Roma' yı anlamak mümkün değil. Örneğin, batılıların uygarlıklarının temelini Helen' de görmelerinin bir nedeni var. Peşinden Roma geliyor, ardından da Hristiyanlık ve rönesans. Bu süreci anlayabilmek, çözümleyebilmek için mitolojiye dönmek zorunlu bence. Örneğin, Hristiyanlık neden batının heryerinde aynı algılanmamış, uygulanmamış, farklar nereden geliyor, vs. Mitolojiyi çok tanrılı inançlar döneminin sosyolojisini betimlemekte kullanılacak bir araç gibi görmemiz gerekiyor. Ölçülen biçilen birşey yok; sadece öyküler, tasvirler ve onlara dayalı resim ve heykelcikler var. Yoksa yok; ama varsa, hiyerarşileri ve aralarındaki ilişkiler o zamanki toplumsal yaşam hakkında ipuçları veriyor; hatta bugünkü batıl inançlar hakkında da açıklamalar bulmamızı sağlıyor. Dolayısıyla tarih ve sosyolojiden ayrı düşünmemekte yarar var bence. Ama, haklısınız, adı üstünde, efsanelerle ilgili, gerçekle değil ve tek başına da bilim sayılamaz. Belki aramızda bir tarihçi veya sosyolog olsa konuya daha iyi ışık tutabilirdi; benim bildiklerim bu kadar; paylaşayım istedim.

Saygılarımla,