Mesajı Okuyun
Old 23-07-2009, 16:13   #71
Av.muhittinköylüoğlu

 
Varsayılan

Önceliikle belirtmek isterim ki;
Ben kendimce teknik bir meseleyi teknik ve hukuki boyutları ile tartışmak istedim.Bu konu Türk hUKUK sitesinden ziyade CMK mail grubunda tartışıldı ve tartışma artık tamamen hukuki kavram ve değerlendirmelerden uzaklaştığı için şahsen benim için çok zorlaştı.
Bu arada meslektaşım Mehmet Şek'in de yanlış anlamasına neden olmamak kaygısı da var.
Tabi meseleye popülist olarak bakan ve popülist söylemlerle taraftar toplama derdinde olan arkadaşların tavrı da insanı ciddi anlamda zorluyor.
Heleki meselenin mail ortamında tartışılmaya çalışılması ve yine meselenin teknik ve teorik olarak derinliği meseleyi daha da içinden çıkılmaz hale getiriyor.
O nedenle teknik anlamda açıklam yapmak yerine başka bir yöntem izleyeceğim.

Ben bu güne dek avukatlık görevim nedeniyle ve avukatlık görevimi ifa ederken çok sayıda saldırıya maruz kaldım.Bunların bir kısmı ciddi anlamda saldırılardı.Bürom kurşunlandı.Çalışanlarım tehdit edildi defalarca adliye içerisinde veya çevresinde dövüldüm.Ciddi hasarlar aldım.1 ay yatacak şekilde hasar aldığımı bilirim.Bunların hemen her seferinde şikayetçi oldum.Ama hiç birinde tutuklama talep etmedim.Bu saldırı ya da kavgaların hepsinde de çok ciddi tehditler aldım.Üstelik tehdit edenlerde tehditlerini gerçekleştirme güçlerine sahiptiler.Hatta aralarından bir kısmı Türkiyenin gündemini meşgul eden adam öldürme olaylarına karışmış kişiler hatta oluşumlar içerisindeki gruplardan kişilerdi.
Meslek haytımda çok ciddi davalara girdim.Bu davalar adam öldürme olsa bile ve ben katılan tarafında olsam bile müvekkilim adına tutuklama talep etmedim.Bu davalar kamuoyunda oldukça yankı bulmuş davalardı.Ve bu davalarda sanıklar mağdur ya da katılanlara çok ciddi tehditlerde bulunuyor ya da bu tehditlerini gerçekleştiriyorlardı.Buna rağmen talebim bu tehditlerin duruşma tutanağına geçirilmesini talep etmek ve bu tehditlere ilişkin ayrıca suç duyurusunda bulunmak ve mahkemelerden bunun önlemini istemek şeklinde olmuştur.
Mesleki yaşantım boyunca tutuklama müessesesine karşı oldum ve olacağım.

Mesleki yaşantım boyunca meslektaşlarımla yardımlaşma ve dayanışmaya önem verdim.Zannımca avukatlara en çok avukatlık yapan kişi ben oldum.Oldukça zengin bir avukat müvekkil portföyüm var.Hiç bir zaman da kendimce yardımcı olduğum avukat müvekkilerimden ya da arkadaşlarımdan teşekkür veya minnet beklemedim.İstanbul'da bu özelliğimin bilindiğini düşünürüm.

Ama mesleki dayanışma ile meslek fanatizmini de hiç bir zaman karıştırmadım.

Bir avukatın her halukarda haklı olduğu ya da ayrıcalıklı olması gerektiğine ilişkin beyanda bulunmadım.

Belki türkiyede en çok yargılanan avukat oldum.Ama hiç bir zaman ayrıcalık istemedim.
Sadece mesleki nedenlerle yargılandığım değil mahkum olduğum da oldu.Kısacası sabıkalı bir avukatım.Bu sabıkalarım yaptığım savunmalar nedeniyle gerçekleşti.

Gelinen noktada ise değişik mail ortamlarında adeta avukat düşmanı gibi gösterilmem ise ciddi anlamda rahatsızlık vermeye başladı.

Avukatlara yönelik fiillerde kendimizi sorgulamaız gerektiğine ilişkin öneri ve görüşlerim isae tepkiyi arttırmaktan başka işe yaramadı.
Ama halkımızın avukatlara bakış açısı ve davranışları da biz avukatların çözüm bulamadığı bir sorun olarak giderek büyümekte.Mesleki fanatizm bu alanda bize tepkiyi büyütmekten başka işe yaramıyor.
İğneyi hiç kendimize batırmamak nereye kadar.Ya da bu tavır bize ne sağlıyor.Bu mail grubundan bana mail atan bir kişi abisinin tartıştığı kişinin sadece avukat kimliğine sahip olması nedeniyle tutuklanmasının ne derece hukuka uygun olduğunu sorguluyordu.


Bunları görmemek konusunda ne derece ısrarlı olacağız takdir sizlerin.