Mesajı Okuyun
Old 23-12-2006, 12:44   #13
halit pamuk

 
Varsayılan

Merhaba,

3091 sayılı yasa, adı üzerinde zilyetliği korur. Muhakkik tayin edilen kişi iki hususu tespit edcektir. Birinci başvuru sahibi zilyet mi? İkinci bu zilyetliğe tecavüz sözkonusu mu?

Bunun için tanık dinler ve gerekli araştırmaları yapar ve ÖZELLİKLE 60 gün VE 1Yıllık sürelere uyulup uyulmadığını ve adli makamlara açılmış bir dava olup olmadığını inceler ve 15 gün içinde raporunu sunar.

Şimdi asıl sorun şu: mülkiyete karşı zilyetliği korur mu?
kime sorsanız mülkiyete karşı zilyetlik korunur mu? diyecektir. Ama kanımca bu kadar kolay cevap verilemez.Şöyle ki;

Zilyetlik, bir hak değildir.Sadece fiili bir durumdur.Kanun koyucu da bu fiili durumu korunmasının sosyal düzenin devamı açısından gerekli görmüştür.Yani bunun haklı olup olmayla alakası yoktur. Amaç fiili durumu korumaktır. Bu sebeple bir hırsız dahi zilyetlik hükümlerine dayanabilir.

Zilyet zilyetliği tecavüze uğrayınca üç yola başvurabilir.

1. kendisi kuvvet kullanarak defetmeye çalışır

2. adli yargıda zilyetliğin korunması dava açar.

3. idari yola başvurur.


şimdi idari yoldan zilyetliğin korunması talep ettiğinde savunma olarak üstün hak iddisı dinlebilir mi?

Eğer adli yargıda zilyet saldırının önlenmesi davası açmış olsaydı üstün hak iddiası dinlenmiyecekti,burada dinlenmesinin hukuki dayanağı ne olabilir?
ben olsam mülkiyet iddisını hatta kanıtını dahi dinlemezdim.Ama bu benim görüşüm tabi...