Mesajı Okuyun
Old 16-09-2011, 00:27   #12
janveljan

 
Dikkat gaza gelmek derken !?

Alıntı:
Yazan Av.Armağan Konyalı
Sayın tiryaki

Hemen gaza gelmeyin.

İcra müdürü aşağıdaki hükme dayanarak sözleşmenizi vergi dairesine gönderirse vergisini yine on yıllık ödedikten başka bir de çekeceğiniz sıkıntı cabası olacak.

DAMGA VERGİSİ KANUNU
MADDE 26 - Resmî dairelerin ilgili memurları kendilerine ibraz edilen kâğıtları..... tutanağı düzenlemek üzere, vergi dairesine göndermeye mecburdurlar.


Kaldı ki, aylık kira 1000 lira olsa on yıllık sözleşmenin vergisi sadece 190 lira tutar. Zaten siz bir yıllığını kabul ediyorsunuz, anlaşmazlık konusu 190 - 19 = 171 liradan ibaret.

Avukat sebat etmeli ama inat etmemeli.
Bir avukatın haklarını bilmesi ve gerektiği zaman bunları kullanması ne zamandan beri gaza gelmek oluyor. “Avukat” ve “haklarını bilmek” mi dedim kulağa hoş geliyor ..hımm sanırım baya birbiriyle ilintili şeyler bunlar.

Ben yazımda benden önceki avukat arkadaşların işyeri kira sözleşmerindeki damga vergisi ile ilgili söylenmesi gereken şeyleri söylediklerini belirttikten sonra, aslında icra müdürünün ekinde damga vergisi makbuzu olmayan işyeri kira sözleşmesi ile yapılan icra takibini reddemiyeceğini, böyle bir yetkisi olmadığını ifade etmek istedim.Benim başıma gelen benzer olayda icra memuru kanundan böyle bir yetki almadığı halde tamamen keyfi bir şekilde takip taleplerimi reddetmişti.

Kira sözleşmesi (Ya da damga vergisine konu herhangi bir sözleşme) ile ilgili damga vergileri yatırılmış olup müvekilde olabilir(örneğin benim olayımda takip konusu sözleşmeler yapı denetim hizmet sözleşmeleriydi bu sözleşmelerin asılları belediye imar müdürlüğüne ibraz ediliyor ve damga vergisi mutlaka alınıyor.), ve siz dosyaları hazırlayıp adliyeye kadar taşımışken o an takip açmak isteyebilirsiniz.

Olduya damga vergisini ödememiş olabilirsiniz ancak müvekkiliniz için böyle bir tahliye takibinin bir an önce başlatılması ,bilahare ödeyeceği damga vergisi ve cezasından çok daha önemli olabilir.

Buna benzer örnekleri çoğaltmak mümkün şüphesiz.Ancak burada karar vermemiz gereken kanundan almadığı bir yetkiyi dayatan bir memura karşı evet efendim sepet efendim diyerek bir koyun gibi “sebat” etmek midir bir avukata yakışan, yoksa haklarının farkında olup bunları keyfi olarak kullandırmamakta direten bir memura “inat” etmek mi ?

Sayın admin bi anket konusu çıkar mı bundan ne dersiniz ?