Mesajı Okuyun
Old 29-12-2012, 19:07   #1
sibel19

 
Varsayılan Hesap İşletim Ücretinin İadesi - 2013

Merhaba Sayın Meslektaşlarım,

Hesap işletim ücretinin iadesine yönelik TSHH tarafından verilen kararlar.

Aşağıda 2 adet emsal Yargıtay kararında görüldüğü gibi,

1- Hesap işletim ücreti kesintisinin bankacılık işlemi olduğu,
2- Burada hesap sahibinin tüketici konumunda olmadığı,
3- Şikayetler konusunda TSHH karar verme yetkisi olmadığı

şeklindeki gerekçeler ile iptal edilmektedir.

Ayrıca 13. Hukuk Dairesinin aşağıdaki kararında ayrıca "...bu sözleşmeye dayalı olarak davalının sözleşme kapsamında belirtilen her türlü bankacılık işlemini yaptığı,bu bağlamda davalı adına vadesiz mevduat hesabı açılarak yapılan işlemler karşılığı 200.00 TL hesap işletim ücreti alındığı " ibaresine yer verilmiştir.

Yukarıdaki kararlardan sonra,
Hesap işletim ücretinin iadesi için dava açan var mı?
Sizce hesap işletim ücreti alınması hukuka uygun mudur?

Özellikle hesap sahibinin tüketici konumunda kabul edilmediği ve Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin hemen yukarıdaki ibaresi altında değerlendirirseniz sevinirim.



Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin 09.03.2009 tarih, 2009/2029 E. ve 2009/2700 sayılı kararı : "*Davacı vekili, müvekkili Banka ile davalı arasında imzalanan Bankacılık Hizmetleri Sözleşmesi çerçevesinde davalının tüketici konumunun bulunmamasına, şikayet konusu hakkında Tüketici Sorunları Hakem Heyetinin karar verme yetkisi olmamasına rağmen*hesap işletim*ücretinin müşteriye iadesine karar verildiğini ileri sürerek, anılan hakem heyeti kararının iptalini talep etmiştir. Mahkemece, Tüketici Mahkemelerinin kredi kartı ve tüketici kredisinden kaynaklanan ve bankacılık işlemi niteliğinde olmayan uyuşmazlıklarda görevli oldukları, bu bağlamda hakem heyetlerinin görevli olmadıkları bir konuda karar vermelerinin mümkün olmadığı gerekçesiyle, itirazın kabulü ile anılan hakem kararının yok sayılmasına ( iptaline ) kesin olarak karar verilmiştir. ... hükmün Yargıtayca incelenmesi Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kanun yararına bozma talebinde bulunulmuş olmakla, dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:...uyuşmazlığın tüketici kredisi veya kredi kartlarından kaynaklanmayıp, bankacılık işleminden kaynaklandığının dosya kapsamı ile sabit olmasına göre, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın HUMK.nun 427/6 ncı maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin reddine karar vermek gerekmiştir."


Yine Yargıtay 13. Hukuk Dairesi'nin 26.10.2011 tarih, 2011/17142 E. ve 2011/15476 sayılı kararı : "Davacı banka, ... taraflar arasındaki ilişkinin, tüketici sözleşmesi ve kredi kartı sözleşmesi niteliğinde olmadığını, Tüketici Sorunları Hakem Heyetinin görevi kapsamında olmayan bir konuda karar verdiğini, esas itibariyle de yapılan tahsilatın yasa ve sözleşmeye uygun olduğunu belirterek Çankaya Kaymakamlığı 2. Tüketici Sorunları Hakem Heyeti kararının İPTALİNİ İSTEMİŞTİR.
...
Mahkemece, taraflar arasında bankacılık hizmet sözleşmesi bulunduğunu, sözleşmedeki hesap işletim ücreti ödeneceğine dair düzenlemenin haksız şart niteliğinde olduğu hakem heyeti kararının usul ve yasaya uygun bulunması gerekçesiyle davanın reddine dair kesin olarak verilen karar, YARGITAY Cumhuriyet Başsavcılığınca taraflar arasındaki uyuşmazlığın Tüketici Sorunları Hakem Heyeti görev alanı dışında kaldığından davanın kabulü yerine reddi usul ve yasaya aykırı bulunarak kanun yararına TEMYİZ EDİLMİŞTİR.
Davacı bankayla davalı arasında, 4.3.2005 tarihinde bankacılık işlemleri sözleşmesi imzalandığı, davalının bu sözleşmeyi “Duran Ünver-Öz Emek Halı Mobilya Ticaret” ünvanı altında imzaladığı, bu sözleşmeye dayalı olarak davalının sözleşme kapsamında belirtilen her türlü bankacılık işlemini yaptığı, bu bağlamda davalı adına vadesiz mevduat hesabı açılarak yapılan işlemler karşılığı 200.00 TL hesap işletim ücreti alındığı dosya İÇERİĞİNDEN ANLAŞILMAKTADIR.
... Tüketici Sorunları Hakem Heyetlerinin görev alanı ancak 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında kalan UYUŞMAZLIKLARLA SINIRLIDIR. TSHH görev alanı dışında kalan konularda karar veremez.
Bir uyuşmazlığın 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında kaldığının kabulü için aynı yasanın 2 nci maddesinde öngörülen tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu tüketici işleminin OLMASI GEREKİR. Davalı yasada belirtilen tüketici kapsamında olmadığı gibi uyuşmazlığında yasa kapsamında kalan bir işlem OLMASI GEREKİR. Somut uyuşmazlıkta, yukarda açıklandığı üzere davacıyla davalı arasında 4.3.2005 tarihli bankacılık işlemleri sözleşmesi imzalanmış olup, ilgili bu sözleşmeye dayanılarak davalı adına mevduat hesabı açılmış ve davalı ticari işletmesiyle ilgili işlemleri yapmış, banka ise hesap işletim ücreti TAHSİL ETMİŞTİR. Bu durumda taraflar arasında Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında kalan UYUŞMAZLIK BULUNMAMAKTADIR. Mahkemece, TSHH görev alanı içinde kalmayan bu uyuşmazlıkla ilgili verdiği kararın iptali gerekirken, yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan, YARGITAY Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma talebinin KABULÜ GEREKMİŞTİR.
"


Teşekkür ederim.