Mesajı Okuyun
Old 05-05-2008, 04:33   #41
Av. Muzaffer ERDOĞAN

 
Varsayılan avukatlık kalitesinin artırılması için alınması gerekli acil tedbirler

Arkadaşlar öncelikle deyimi şöyle düzelteyim: Hukuk mezunu olmakla avukat olmak yerine hukukçu olmak tanımlamasının konulması gerekir.

Bazı tartışmalarımı anlatabilmek için yeni on hukuk fakültesi açılıyor başlıklı haber altındaki tartışmalara da bakarsanız sevinirim.

Sınava karşı olduğumu ifade etmiştim: Bunun nedeni bu ülkenin hukukçuluk yapamazsın diyeceği insanların bunca yılını çalması ve bu alana "hukukçuluk yapamayacak" hukuk mezunlarının yetiştirilmesi için yapılan yatırımın yanlış olmasıdır.

Bir planlama çerçevesinde ülkenin kaç hukukçuya ihtiyacının olacağı saptanmalı ve buna göre eğitimin alt yapısı oluşturularak eğitim verilmelidir.

Kuşkusuz ki sınav, bilgi düzeyini ölçme anlamında önemli bir araçtır. Sınavı geçen herkesin torpille geçtiği gibi bir bakış açısını kabullenmem en azından kendi açımdan mümkün değil.(Ben hukukla ilişkili hiç bir sınava girmedim)

Sorun bir üst paragrafta da açıkladığım gibi altyapısı olmadan ihtiyaç fazlası insan yetiştirilmesidir.

Beni burada ilgilerdiren (Bu açıdan) özel üniversiteler değil. Bir planlama.

Bu konudaki eleştirim öğrencilerin şurdan veya burdan mezun olmaları değil, bu konuda planlama yapılmaksızın hukuk fakültesi açılmasına karar verilmesidir.

Burada sorun yeterli eğitimin verilerek, insanların hukukçu olarak yetiştirilerek mezun edilmesi sorunudur.

Mezun ettiğin insan ister hukukçu niteliğine sahip olmadığı, ister yeterli iş alanına sahip olmadığı için hukukçu olarak çalışamıyorsa bu; insanın hukukçu yapacağım diye çalınan yıllarına ve bu toplumun o insana hukukçu yapmak için verdiği emeğe, yaptığı yatırıma yazıktır.

Burada eğitim birincil sorun olarak karşımıza çıkıyor:

Eğer yeterli eğitimi vermeden veya ihtiyaçtan fazla hukukçu yetiştirdiyseniz ne yapacaksınız? Zorunlu olarak sınava başvuracaksınız. Aldığı eğitimin kalitesini yarışma yolu ile çözeceksiniz. Bu yıllar boyunca geçerliğini kanıtlamış bir yöntem. Ha torpil olur, şu olur bu olur. Hepsi için mi olur?

Kuşkusuz ki sınav yönteminin kötüye kullanılması onayladığım bir şey değildir ama sınavın da hiç bir işe yaramadığını kabul etmem mümkün değildir. Mülakat kaldırılırsa sınav oldukça yararlı bir yöntem olabilir. Hatasız bir yöntem olduğunu söyleyemem ama sınavın yapılışına bağlı olarak iyi bir yöntem olabilir.

İkinci önlem olarak sınavı kaybeden her insanın beni neden gereğince yetiştirmedin, neden 4 yılımı çaldın, neden yeterli olgunluk düzeyine getirmeden mezun ettin diyerek ilgili kurumlara dava açması olabilir.

Üçüncü yöntem olarak sayın Corpus Animus'un

"Hukuk fakülteleri her halde halka açık olmalı.Hukuk herkese lazım.Hukuku ilgilendirmeyen bir konu olabilir mi hayatta?Kısaca eski kuşaklar zor şartlarda hukuk fakültesine gittiler ve yeni kuşakların suçu eskiden doğmamak olsa gerek.Bu dünya bize atalarımızdan miras degil keza çoçuklarımızın emaneti.Genç Avukatların işi eskiye nazaran dahada zor.Suçları 1940,1950,1960,1970'li yıllarda doğmamak..."
şeklindeki önerisi olabilir.

Bu öneriyi destekliyorum.
Bence de hukuk fakülteleri kapatılıp ilkokul (o da kalmadı ilköğretim), orta öğretim dahil olmak üzere hiç bir okuldan mezuniyet aranmaksızın herkese hukuk fakülteleri açılmalı. Hatta 16 yaşını doldurmuş hacir altındaki insanlar da dahil olmak üzere (okul şartı aranmaksızın) zorunlu üç aylık kurs verilerek diploma veya sertifika verilmeli.

Böylece herkes hukuk mezunu ve hukukçu olur.

Şaka bir yana;

Hukuk fakültesinde insanlara ne öğretilir?

Neden fakülteye girebilmek için bazı özellikler aranır?

Hukuk fakültelerinde insanlara kanun ezberletilmez.

Hukuk mantığı aşılanır. Bir hukukçunun entelektüel olması gerektiği, hukukun sürekli bir devinim içinde olduğu ve hukukçunun da bunu takip edip müdahale etmesi gerektiği, okuduğu bir metni nasıl anlaması gerektiği, yasa ile neyin ifade edilmek istendiği, hangi çıkarların korunmak istendiğinin tartışması gerektiği, kısaca bir mantık "aşılanır". Hukukçu olmak istiyorsa böyle bir yaşama hazırlanması gerektiği öğretilir.

İlk cümlemi ve son cümlemi yineliyorum.
Her hukuk mezunu (bu koşullarda) hukukçu olamaz.
Herkese hukuk diploması verilsin.

Saygılar.